Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/6621 Esas 2019/1109 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6621
Karar No: 2019/1109

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/6621 Esas 2019/1109 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yerel mahkeme, hırsızlık suçundan suça sürüklenen bir çocuğa mahkumiyet hükmü vermiştir. Temyiz başvurusuna yapılmış fakat diğer nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak çocuğun elinde demir kesme testeresi ile aydınlatma direklerini keserken yakalanmış olduğu, suç tarihinden önce kabloların başka şahıslar tarafından götürülmüş olması olasılığının da göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilerek tayin edilen ceza fazla bulunmuştur. Ayrıca yargılama gideri olarak hesaplanan tutarın suça sürüklenen çocuğa yükletilemeyeceği gözetilmemiştir. Bu sebeple temyiz davası kabul edilmiş ve mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 35. maddesi
- 6352 sayılı Yasa'nın 100. maddesi
- CMK'nun 324. maddesi'nin 4. fıkrası
- 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesi

17. Ceza Dairesi 2018/6621 E. , 2019/1109 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya kapsamına göre diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-01.11.2013 tarihinde kolluk görevlilerince tanzim olunan tutanağa göre, saat 05:30 sıralarında “E5 kuzey transit karayolu, Mecidiyeköy varyantı üzerinde, bir şahsın elektrik kablolarını kestiğine” dair anons gelmesi üzerine olay yerine giden kolluk görevlilerinin, elektrik direklerinin dibinde bir şahsın elinde demir kesme testeresi ile aydınlatma direklerini keserken gördükleri, 3 adet aydınlatma direğinin üzerinde bulunan 150 metre uzunluğundaki kablonun kesildiğini tespit ettikleri fakat çevreden yaptıkları araştırmada söz konusu kabloları bulamadıkları; suça sürüklenen çocuğun tüm aşamalardaki istikrarlı savunmalarında, söz konusu kabloların kendisi tarafından kesilmediğini, oradan kablo alıp götürmediğini belirttiği; soruşturma aşamasında müşteki olarak dinlenen ..."ın 01.11.2013 günü alınan ifadesinde, mezkûr yerde daha önceden de hırsızlığın olduğunu beyan ettiği olayda; gelen ihbar üzerine hemen olay yerine intikal eden kolluk görevlilerinin suça sürüklenen çocuğu suç mahallinde yakaladıkları, aydınlatma direklerinin üzerinden kesildiği belirtilen 150 metre kablonun çevreden yapılan araştırmalara rağmen bulunamadığı, suça sürüklenen çocuğun savunmaları ve müştekinin soruşturma aşamasındaki ifadesi göz önüne alındığında söz konusu kabloların suç tarihinden önce başka şahıslar tarafından götürülmüş olmasının da olasılıklar arasında bulunduğu anlaşılmakla; “Şüpheden sanık yararlanır” ilkesi de göz önünde bulundurulduğunda; elindeki demir kesme testeresi ile suça konu aydıtlatma direklerinin üzerindeki kabloları çalmak amacıyla kestiği sırada, ihbar üzerine olay yerine intikal eden kolluk görevlilerince olay yerinde eylemini tamamlayamadan yakalanan suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nun 35. maddesinin uygulanmaması gerektiği gözetilmeden tamamlanmış suçtan hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
2-6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nun 324. maddesinin 4. fıkrasına eklenen cümle gereğince, yargılama gideri olarak hesaplanan 8,00 TL yargılama giderinin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 05.02.2019 günü oy birliğiyle karar verildi.