19. Hukuk Dairesi 2017/1848 E. , 2018/5666 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı şirket yetkilisinin evinde meydana gelen hırsızlık olayı sonucunda aralarında dava konusu çekin de bulunduğu bir çok kıymetli evrak ve diğer eşyaların çalındığını, olayla ilgili olarak ... Cumhuriyet Başsavcılığınca inceleme başlatıldığını, ayrıca çalınan çekler için ikame edilen çek zayii davası ile ödeme yasağı kararı verildiğini, muhatap bankalara tebliğ edildiğini, ancak muhatap banka tarafından ödeme yasağı kararı uygulanmayarak çekin davalı ..."e teslim edildiğini ve adı geçen davalı tarafından İstanbul. 3.İcra Müdürlüğünün 2010/26715 sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, keşidecisi dava dışı ...Turizm İnş.Paz.Tic.A.Ş.olan 30.11.2010 keşide tarihli 50.000,00.-TL bedelli çekin arka kısmına davacı şirketin kaşe ve imzasının sahte şekilde atılarak davacının hiçbir ticari ilişkisi bulunmayan davalılara ciro yoluyla geçtiğini, davacının davalılarla hiçbir ticari ilişkisinin veya borcunun bulunmadığını, davalıların çeki suç niteliğindeki eylem sonucu elde ettiklerini, yasal ve meşru hamil olmadıklarını belirterek çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, çekin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama devam ederken çek bedeli dava dışı çek keşidecisi tarafından ödendiğinden çek bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Davalı ..., davanın taraflarını tanımadığını ve çekteki imzanın kendisine ait olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili,davalının iyiniyetli 3.kişi ve hamil olduğunu, çekin sebepten mücerret olduğunu, çeki ibraz ettiklerini, diğer cirantaların imzalarını kontrol etme yükümlülüğü bulunmadığını savunarak davanın reddini ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda,icra takibine dayanak alınan çekin ibraz süresi içinde davalı ... tarafından ibraz olunduğu ve ... 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/508 E.sayılı dosyasından verilen ödeme yasağı kararı nedeniyle ödeme yapılmadığı ve akabinde hamil sıfatıyla icra takibine konulduğu, çekteki davacıya ve davalı ..."e ait imzaların bilirkişice eli ürünü olmadığının saptandığı,davacının çekten dolayı borçlu sıfatıyla sorumlu tutulamayacağı, takip dosyasında çekin keşidecisi tarafından davalı ..."e çek bedelinin eklentileri ile ödenmiş bulunduğu, yapılan bu ödeme ile davalılar ... ve ... sebepsiz şekilde zenginleşmiş bulunduğu bu nedenle ödenen paranın faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."den tahsiline karar vermek gerektiği, dava konusu çekte davalı ... adına atılan ciranta imzasının adı geçen davalıya ait olmadığı, dosya içeriğindeki diğer delillere göre de, diğer davalılarla işbirliği içinde bulunduğu kanıtlanamadığı gerekçesiyle davalı ... hakkındaki davanın reddine, davalılar ... ve ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne, icra dosyasına keşideci tarafından ödenen bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava,davacının şeklen hamil olduğu çekten dolayı menfi tespit ve zayi olan çekin istirdadı ve dava devam ederken dava konusu çek keşideci tarafından takip alacaklısı davalı ...’e ödendiğinden çek bedelinin istirdadı davasıdır.
Mahkemece yapılan tahkikat sırasında, davacı hamilin ciro imzasının sahte olması nedeniyle davacının takip alacaklısı davalı ...’e borçlu olmadığının tespiti şeklindeki hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak çeki elinde bulundurup takip başlatan davalı ...’in kötüniyetle ve hukuka aykırı şekilde çeke sahip olduğunun kabulü için ... hakkında açılan ve henüz sonuçlanmayan ceza dosyası dışında dosyada başkaca elverişli delil yoktur.
Bu bakımdan mahkemenin ceza davasının sonucunu bekleyip, davalı ...’in bu çekle ilgili kesinleşmiş mahkumiyet kararı alıp almadığı saptanmadan istirdadı istenen çek yerine kaim olan ve dava dışı takip borçlusu çek keşidecisi tarafından ödenen çek bedelinin bu davalıdan istirdadına karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e iadesine, 08/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.