Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4933
Karar No: 2019/11218
Karar Tarihi: 27.11.2019

Zimmet - dolandırıcılık - görevi kötüye kullanma - 6102 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/4933 Esas 2019/11218 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2019/4933 E.  ,  2019/11218 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet, dolandırıcılık, görevi kötüye kullanma, 6102 sayılı Yasaya muhalefet
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında dolandırıcılık ve görevi kötüye kullanma suçlarından beraat, zincirleme basit zimmet ve 6102 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından mahkumiyet, sanık ... hakkında zincirleme icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve 6102 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından, sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında ise zincirleme ihmali davranışla görevi kötüye kullanma ve 6102 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    CMK"nın 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasanın 18 ve CMK"nın 237/2. maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak sadece bu suç yönünden katılma talebinin KABULÜNE, dolandırıcılık, 6102 sayılı Yasaya muhalefet ve görevi kötüye kullanma suçlarının mahiyetine göre doğrudan zarar görmesi söz konusu olmayan, bu nedenle hükümleri temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşılan Hazinenin bu suçlardan kurulan beraat ve mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz istemi ile sonuç ceza miktarı itibarıyla koşulları bulunmayan sanık ... müdafin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 317 ve 318. maddeleri uyarınca ayrı ayrı REDDİYLE, incelemenin zimmet suçundan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmü bakımından katılan ... vekili ile sanık müdafin, görevi kötüye kullanma ve 6102 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından verilen mahkumiyet hükümleri yönünden ise sanıklar müdafin temyiz itirazlarıyla sınırlı ve duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Sanık ... hakkında zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı iptal Kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz sırasında nazara alınması mümkün bulunmuş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5237 sayılı TCK"nın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince, ayrıca, cezasının infazından sonra başlamak üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafi ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak aynı Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasının 2 numaralı bendine mahkemenin sanık hakkındaki uygulama miktarına dair takdiri de gözetilerek "Sanığın yüklenen suçu 5237 sayılı TCK"nın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği anlaşılmakla, aynı Yasanın 53/5. maddesi gereğince cezasının infazından sonra işlemek üzere takdiren 4 yıl 2 ay süre ile anılan Kanunun 53/1-d maddesinde belirtilen hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmasına," ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... haklarında görevi kötüye kullanma ve 6102 sayılı Yasaya muhalefet, sanık ... hakkında 6102 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Sanık ... yönünden; Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34, 230 ve 289/1-g maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanığı, Cumhuriyet savcısını ve herkesi tatmin edecek, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtayın gerekçelerde tutarlılık denetimi yapması ve bu açılardan mantıksal ve hukuksal bütünlüğün sağlanması için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler sonucunda mahkemenin ulaştığı kanaatin, iddia, savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması kurallarına da uyulmak suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, gerekçesiz ve eylemin ne suretle birden fazla gerçekleştiği de karar yerinde tartışılmadan zincirleme icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kooperatifin parasal dahil tüm işlemlerinin kooperatif başkanı ... tarafından yürütüldüğü, kooperatif işlerini bilmedikleri ve bu konuda yeterli bilgilerinin olmadığı şeklindeki sanık savunmaları üzerinde durulmadan, eğitim düzeyleri gözetilmeden, atılı ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu işlediklerine dair varılan sonuç ile buna ilişkin delillerin dosya kapsamına uygun, mantıksal ve hukuksal bağ kurulmak suretiyle neler olduğu, ne suretle suça katıldıkları karar yerinde denetime imkan verecek biçimde gerekçeleriyle gösterilmeden, sadece yönetim kurulu üyesi olduklarının kabulüyle sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi,
    ... Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi yönetim kurulu başkan ve üyesi olarak görev yapan sanıkların kooperatife ait defterleri tutmamak şeklinde iddia ve kabul olunan eylemlerinde; öncelikle kooperatifin yasal olarak tutması zorunlu olan defterlerin hangileri olduğu tespit edilip söz konusu defterlerin tutulması gereken zaman diliminin belirlenmesi suretiyle suç tarihinin netleştirilmesinden sonra isnat olunan suçun 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 65 ve 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 sayılı Yasanın 30. maddesi ile değişik 562/1-d maddelerine göre idari para cezasına dönüştürüldüğü de nazara alınıp bir karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadan yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Kabule göre de;
    Sanıkların üzerine atılı 6102 sayılı Yasaya muhalefet suçunun kanunda öngörülen cezasının türü itibarıyla 5237 sayılı Kanunun 75. maddesi uyarınca ön ödemeye tabi olduğu gözetilip mahkemece sanıklara usulüne uygun ön ödeme bildirimi yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Suç tarihinde 65 yaşını bitirmiş olan ve hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan sanık ... hakkında görevi kötüye kullanma suçundan hükmedilen kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi gereğince, aynı Kanun ve maddenin birinci fıkrasında belirtilen adli para cezasına veya seçenek tedbirlerden birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun nazara alınmaması,
    Kısa süreli hapis cezaları ertelenen sanıklar hakkında denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemeleri halinde bu cezalarının kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesi yerine infazı kısıtlayacak ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi,
    Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında görevi kötüye kullanma suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezaları ertelendiği halde, TCK"nın 53/1. maddesi gereğince hak yoksunluğuna hükmedilerek aynı Yasanın 53/4. maddesine aykırı davranılması,
    Yüklenen görevi kötüye kullanma suçunu TCK"nın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanıklar hakkında anılan Kanunun 53/5. maddesi gereğince hak yoksunluğuna hükmolunmaması,
    Kanuna aykırı, sanıklar müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 27/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi