Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/12993
Karar No: 2019/228
Karar Tarihi: 09.01.2019

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12993 Esas 2019/228 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Ancak mahkemenin hatası nedeniyle karar bozulmuştur. Mahkeme, senet aslının incelenmemesi ve belgelerdeki aldatma niteliğinin değerlendirilmemesi nedeniyle eksik inceleme yapmıştır. Ayrıca, sanık hakkında yeterli deliller gösterilmeden mahkumiyet hükmü kurulmuştur. Bu nedenlerle, karar bozulmuş ve TCK'nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/12993 E.  ,  2019/228 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosyada katılan vekiline ait 25.11.2014 tarihli bir temyiz dilekçesinin bulunmadığı, 25.11.2014 tarihli temyiz dilekçesinin sanık ... müdafii tarafından sunulan gerekçeli temyiz dilekçesi olduğu anlaşıldığından; tebliğnamede yer alan katılan vekilinin temyiz talebinin reddi yönündeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
    1- Dosyada senet aslının veya okunaklı bir senet suretinin bulunmadığının ve senedin mahkemece huzurda incelenmemiş olduğunun anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi bakımından; belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu da göz önüne alınarak, senet aslının emanetten getirtilmesi ve incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, unsurlarının tam olup olmadığının, aldatıcılık niteliği bulunup bulunmadığının gerekçeli kararda tartışılması ve denetime olanak verecek şekilde aslının dosya içerisinde bulundurulması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hükümler kurulması,
    2- Bilirkişi raporuna göre, senetteki sanık ...’e ait kaşe üzerindeki imzanın sanık ...’e ait olmadığı; katılanın duruşmadaki ifadesinde, ilişkisinin sanık ... ile değil diğer sanık ... ile olduğunu, sanık ...’nin yaptıkları iş nedeniyle kendisine davaya konu senetle bir takım çekler verdiğini, sanık ...’nin ciro ettiğini, sanık ...’den sanık ...’in telefonunu aldığını, sekreteri vasıtasıyla ... olduğunu söyleyen kişi ile görüştüğünü, teyidi aldıktan sonra senet ve çekleri kabul ettiğini belirttiği katılanın eski çalışanı tanık Recep’in ifadesinde, sanık ... ile katılan arasında ticari ilişki olduğunu, sanık ...’nin katılandan araba ve borç para aldığını söylediği; tanık Mikail ifadesinde, katılan ile sanık ...’nin arkadaşları olduğunu, sanık ...’nin katılana 5-6 tane senet ve çeki ciro etmek suretiyle önünde verdiğini, sanık ...’nin söz konusu senetleri araç almak için verdiğini ancak araçların satışı olmayınca aralarının bozulduğunu beyan ettiği; sanık ...’nin, katılan ile tanıştıktan sonra katılanın kendisine çek borcunu ödeyebilmesi için 14 bin TL para verdiğini, bu borcuna karşılık katılana bir tapu verip alış veriş harici katılanın 6 adet aracı sattığını, satılan araçların hepsinin hacizli olduğunu, daha sonra katılan ile aralarında ihtilaf çıkması üzerine aralarının bozulduğunu savunduğu; sanık ...’in de savunmasında, diğer sanık ... yüzünden birçok kez para kaybı yaşadığını, katılanı tanımadığını söylemesi karşısında; sanık ... yönünden suçun sübut bulduğuna dair delillerin neler olduğu gösterilip tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle sanık ... hakkında mahkumiyet hükmü kurulması,
    3- Adli emanetin 2010/5163 sırasında kayıtlı suça konu senetlerin akıbeti hakkında herhangi bir karar verilmemesi,
    4- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.01.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi