12. Ceza Dairesi 2021/3200 E. , 2021/5787 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/3. maddesi delaletiyle aynı Kanun"un 179/2 ve 62. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Dazkırı Asliye Ceza Mahkemesinin 29/03/2016 tarihli ve 2015/396 esas, 2016/61 sayılı kararının 24/05/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 22/08/2018 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hakkındaki hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Kanunun 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 179/2 ve 62. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Dazkırı Asliye Ceza Mahkemesinin 15/11/2019 tarihli ve 2019/15 esas, 2019/270 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosyada mevcut adli sicil kaydına göre suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan belirlenen 25 gün hapis cezasının kısa süreli olması karşısında, 5237 sayılı Kanunun 50/3. maddesinde yer alan, “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” şeklindeki düzenleme uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçeleriyle,5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 17/03/2021 gün ve 94660652-105-03-630-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/04/2020 gün ve 2021/43531 sayılı ihbarnamesi ile ihbar ve dava tevdi kılınmakla;
Sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma olarak tespit edilen eyleminden dolayı TCK"nın 179/2, 62 maddeleri gereğince 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, CMK"nın 231. maddesinin 11. fıkrasında, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suçun işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkemece hükmün açıklanacağı belirtilmiş olup, bu iki halin gerçekleştiğinin saptanması durumunda, mahkemece yapılacak işlem, önceden verilen ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu olması nedeniyle hukuki varlık kazanmayan hükmün açıklanmasından ibarettir. Bu iki şarttan birine aykırılık nedeniyle hükmün açıklanması halinde mahkemece, uygulanmasında yasal zorunluluk bulunduğu halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi nedeniyle uygulanamayan yasal hükümler hariç olmak üzere önceki hükümde bir değişiklik yapılamayacağı, TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, suç tarihinde sabıkasız olan sanık hakkında açıklanması geri bırakılmış olan hükümde belirlenen 25 gün hapis cezasının, aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsiz olup;
Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, Dazkırı Asliye Ceza Mahkemesinin 15/11/2019 tarihli ve 2019/15 esas, 2019/270 karar sayılı kararının CMK"nın 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hüküm fıkrasının ikinci 3. fıkrasından sonra gelmek üzere “TCK"nın 50/3. maddesindeki amir hükme göre, takdiren aynı Kanunun 50/1-a ve 52/2. maddelerine göre günlüğü 20 TL"den paraya çevrilerek sanığın neticeten 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,” bendinin eklenip, bozmanın sonucuna göre talepte yer almamakla birlikte talep içinde mündemiç bulunan TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluğuna ilişkin bölümün de hükümden çıkarılması ve diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 14/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.