5. Hukuk Dairesi 2017/1800 E. , 2017/8985 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki belgelerin incelenmesinde; davalı idare vekili 14.01.2015 tarihli dilekçesinde, dava konusu taşınmaz üzerinden geçen enerji nakil hattının söküldüğünü beyan ettiğinden, mahallinde yeniden keşif yapıp, el atmanın devam edip etmediğinin tespiti ile, enerji nakil hattının kaldırıldığının tespiti halinde karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Kabule göre;
2)Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Dava konusu ... Mahallesi ... ada ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazdan farklı mahallede bulunan satış emsal alınmak suretiyle değer biçildiği gibi; dava konusu taşınmaz ile hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda emsal olarak kabul edilen taşınmazın Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonunca belirlenen emlak vergisine esas m² değerleri karşılaştırıldığında, dava konusu taşınmazın emsal taşınmazdan daha değerli olduğu anlaşılmasına rağmen, bilirkişi kurulunca emsal dava konusu taşınmazdan daha değerli olduğu kabul edildiğinden rapor inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
3)Dava konusu taşınmaz, hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmaz gibi imar parselidir. Bu nedenle emsal karşılaştırması sonucu tespit edilen bedele, emsal taşınmazın kadastro parseli olduğundan bahisle, imar düzenleme ortaklık payının eklenmemesi gerektiği gözetilmeden fazla bedel tespiti,
4)Dava konusu taşınmaza enerji nakil hattı tesis etmek suretiyle el atıldığı anlaşıldığından, mülkiyet hakkına el atılma söz konusu olmadığı halde ecrimisile hükmedilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.