13. Hukuk Dairesi 2015/32061 E. , 2018/2244 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, taraflar arasında 25.11.2011 tarihinde istihdam garantili eğitim hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında 12.12.2011-31.12.2011 tarihleri arasındaki döneme ilişkin kurum tarafından istenen belgelerin bir kısmının gönderildiğini, bu belgelerin incelenmesinde sözleşmenin 23.1 maddesi gereğince gönderilmesi gereken işe giriş bildirgelerinde adı geçen tüm iş yerlerinin davalı ile bağlantısını gösterir resmi nitelikteki belgelerin ekte sunulmadığının anlaşıldığını, bu nedenle sözleşmenin 34.3 maddesinde yer alan "İstihdam yükümlülüğünün hiç yerine getirilmemesi halinde - kursiyer zaruri gideri ile sigorta prim giderleri hariç - ilgili kurs için yapılan giderler yüklenicilerden geri alınır ve/veya varsa bunların alacaklarından mahsup edilir. Bloke tutar irad kaydedilir. Yüklenici hakkında iki yıl süresince yasaklılık hükümleri uygulanır" hükmüne göre davalıya ödenen bloke hariç net 11.622,53 TL tutarında idari para cezası uygulandığını, idari para cezasının itiraz edilmeksizin kesinleştiğini ileri sürerek; davalı hakkında ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2013/11561 E sayılı dosyası ile başlatılan takibe vaki itirazın iptaline, takibin devamına, % 20"oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, sözleşme gereği sunulmayan belgeler nedeniyle uygulanan idari para cezasının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemece, 16.5.2015 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Yargılama sırasında alınan 26.01.2015 tarihli bilirkişi raporunda, davalının sözleşme kapsamında 16 adet kursiyeri istihdam ettiği, davacının bir alacağının olmadığı belirtilmiş, bununla birlikte 16.5.2015 tarihli raporda ise taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 23.1 maddesine rağmen, yüklenici davalının sınav sonunda kursiyerleri kendi şirketlerinin bünyesinde istihdam etmediği, istihdam edilen şirketlerin, kendi şirketlerinin bayisi olduğuna ilişkin bilgiyi kanıtlayacak resmi belgelerin kurumca defalarca istenmesine rağmen kuruma ibraz etmediği, davalının bu tutumunun sözleşmenin 23.1 maddesine aykırı olduğu, bu nedenle davacının sözleşmenin 34.3 maddesi uyarınca kursiyerler için yaptığı masrafı talep etme hakkı olduğu tespit edilmiştir. Mahkemece, 16.5.2015 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmış ise de bu raporun hükme esas alınmasının gerekçesi belirtilmemiştir. Oysaki, hükme esas alınan bu rapor 26.01.2015 tarihli raporla çelişmiş olup, bu rapora itibar edilerek hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla yeniden inceleme ve araştırma yapılmalı, raporlar arasındaki çelişki giderilmeli, tarafların raporlara yaptığı itirazlar karşılanmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu yönler gözardı edilerek yetersiz bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.