Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/12442 Esas 2019/6795 Karar Sayılı İlamı

3. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/12442
Karar No: 2019/6795
Karar Tarihi: 01.04.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/12442 Esas 2019/6795 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanıkların kemik kırığı oluşacak şekilde kasten yaralama suçundan hüküm kurulduğu ancak bu kararın yerinde görülmediği belirtiliyor. Mağdurun beyanları arasındaki çelişkilerin giderilmediği ve sanıkların fiil üzerinde ne şekilde birlikte hakimiyet sağladıkları konusunun tartışılmadığı vurgulanıyor. Ayrıca, mağdurun yaralanmasına ilişkin verilen raporların ve tedavi evraklarının dikkate alınarak kesin rapor alınması gerektiği söyleniyor. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: TCK 50/1.a, TCK 58, 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.

3. Ceza Dairesi 2018/12442 E. , 2019/6795 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık ..."ın adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunduğu halde, hakkında hükmedilen 11 ay 20 gün hapis cezasının, TCK"nin 50/1.a maddesine göre adli para cezasına çevrilmesi ve bu suretle TCK"nin 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
1) Aralarında borç meselesinden husumet bulunan sanık ... ile mağdur ... arasında olay günü çıkan kavgada, mağdurun kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, mağdurun soruşturma aşamasında, sanık ..."in kendisini yanına çağırdığını, konuşmasına fırsat vermeden yumrukla vurduğunu, bir süre sonra aynı yerde yanına sanık ..."ın geldiğini, ..."ın polis olduğunu söyleyerek "Bir sorun mu var? " dediğini, kendisinin Kemal"in oğlu olduğunu söylemesi üzerine bu defa sanık ..."ın yumrukla vurduğunu beyan etmesi karşısında, mağdurun aşamalardaki beyanlarından, sanıkların mağduru iştirak iradesi ile birlikte darp ettikleri hususunun şüpheli bulunduğu ve bu haliyle mağdurda meydana gelen kemik kırığına hangi sanığın neden olduğunun tespit edilmediğinin dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanıkların fiil üzerinde ne şekilde birlikte hakimiyet sağladıkları hususu kararda tartışılmadan ve mağdurun beyanları arasındaki çelişkiler giderilmeden, her iki sanık hakkında kemik kırığı oluşacak şekilde kasten yaralama suçundan hüküm kurulması,
2) Kabule göre; mağdurun yaralanmasına ilişkin Konya Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen 02.02.2015 tarihli raporda, burunda şekil bozukluğu ve parçalı kırık olduğunun belirtilmiş olmasına göre, mağdurun tüm tedavi evrakları ve raporları ile birlikte en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne sevkedilerek yüzünde sabit iz veya sürekli değişiklik oluşup oluşmadığı hususunda kesin raporu aldırılıp sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının gözetilmesine, 01.04.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.