Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/1068 Esas 2017/8889 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1068
Karar No: 2017/8889
Karar Tarihi: 22.03.2017

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/1068 Esas 2017/8889 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2017/1068 E.  ,  2017/8889 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R –

    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Arazi niteliğindeki ... Köyü ... parsel sayılı taşınmazın gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yöntem olarak doğrudur.
    Bu nedenle davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
    Davalı vekilinin temyizine gelince;
    1- Yargıtay uygulamalarına göre arazi niteliğindeki bir taşınmazın değeri belirlenirken daha önceki yıllara ilişkin olarak (5yıl ) normal koşullarda Tarım İlçe Müdürlüğünce tespit edilen verim miktarlarının ortalamasının dikkate alınması gerekir. Verim miktarlarının geçmiş yıllara oranla bir yılda önemli miktarda değişip azalmış olmasının olağan kabulü mümkün değildir.
    Bu durumda mahkemece 2013 yılında ... İlçesinde olağandışı durumlar nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan taşınmazın normal veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedelinin tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden dekara verim miktarlarında indirim yapılarak değer biçen rapora göre bedel tespiti,
    2-Kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın özellikleri dikkate alındığında %5 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
    3- Türkiye ortalamasına göre üretim masraflarının brüt gelirin 1/3"ünden fazla olamayacağını gözetmeden hesap yapan bilirkişi kurulu raporu esas alınarak hüküm kurulması,
    4-Dava konusu taşınmazın bulunduğu yer, konumu ve bilirkişi raporunda belirtilen özellikleri dikkate alındığında taşınmazın tespit edilen bedeline %150 oranında objektif değer artışı uygulanması gerekirken, bu oranı %30 olarak uygulayan bilirkişi raporunun hükme esas alınması,
    Doğru görülmemiştir.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 22/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.