Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2659
Karar No: 2020/5072

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/2659 Esas 2020/5072 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/2659 E.  ,  2020/5072 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 03/10/2018 tarih ve 2018/357 E. - 2018/346 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nce verilen 26/12/2018 tarih ve 2018/94 E. - 2018/57 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    Dava, haczin kaldırılması talebine ilişkindir.
    Yerel mahkemece, taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisini kısıtladığından haciz şerhinin taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve taşınmazın bulunduğu yer mahkemelerinin taşınmazın aynına ilişkin davalarda kesin yetkili olduğu, buna göre de Devrek Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik karar verilmiş, hüküm aleyhine taraf vekillerince istinafa başvurulması üzerine yapılan incelemede davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kararın niteliği gereği diğer istinaf sebeplerinin şu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince, “Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması…” hallerinde Bölge Adliye Mahkemesi esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresi içinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir.
    HMK’nın 362/1-c maddesi gereğince, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin “Yargı çevresi içinde bulunan İlk Derece Mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek için verilen kararlar ile merci tayinine ilişkin kararlar.” hakkında temyiz yoluna başvurulamaz.
    HMK sisteminde, yukarıda belirtilen maddelerle; ilk derece mahkemesinin görevli veya yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermesi veya görevli veya yetkili olmadığı halde işin esasına girmesi halleri ile birinci mahkemenin görevsizlik veya yetkisizlik kararının istinaf edilmeden kesinleşmesi ancak ikinci mahkemece verilen görevsizlik veya yetkisizlik kararının istinaf edilmesi halinde bu başvuru sonucu verilen veya her iki mahkemenin de görevsizlik veya yetkisizlik kararlarının istinaf edilmeden kesinleşmiş olması halinde merci tayini için verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının kesin olduğu ve temyiz edilemeyeceği düzenlenmiştir.
    Ancak yargılama süreçlerinde görev ve yetki çekişmelerinde ihtimaller bunlardan ibaret değildir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen görevsizlik veya yetkisizlik kararının Bölge Adliye Mahkemesi’nce benimsenerek bu karara karşı başvurulan istinaf talebinin reddedilmesi halinde veya İlk Derece Mahkemesince verilen görevsizlik veya yetkisizlik kararına karşı başvurulan istinaf talebinin Bölge Adliye Mahkemesi’nce kabul edilerek ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılıp ilk derece mahkemesi kararında belirtilen mahkemeden başka bir mahkemenin görevli veya başka bir yer mahkemesinin yetkili olduğuna karar verilmesi halinde; Bölge Adliye Mahkemesi’nin bu tür kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulup başvurulamayacağı diğer bir değişle bu kararların kesin olup olmadığı hususunda HMK’da bir düzenleme bulunmamaktadır.
    Bu durumda ilk bakışta, bir lafzi bir engel bulunmadığı için bu kararlara karşı temyiz yolunun açık olduğu düşünülebilir ise de bu kabul HMK’nın sistematiğine ve mantığına aykırı olacaktır. Zira bu sistemin mantığına göre görev ve yetki ihtilafları istinaf aşamasında kesinleşmelidir.
    Bu itibarla Dairemizce bu kararların ve somut olayda temyize konu Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olduğu kanaatine varılmakla temyiz talebinin bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, dosyanın İlk Derece Mahkemesine iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 16/11/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi