11. Hukuk Dairesi 2018/1278 E. , 2019/2962 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR
HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 14/11/2017 tarih ve 2016/3-2017/167 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin "BİGGSHOP", "BİGGCAMPUS" ve "BİGGLOOK" markalarını kullandığını, davalı şirketin müvekkilinin markaları ile karıştırılma ihtimali bulunan "BİGGMALL" markasının tescili için yaptığı başvurunun itirazları üzerine reddedildiğini, bu ibarenin Gülen Büyük Mağazacılık Tic. Ltd. Şti. tarafından bir AVM"de marka olarak kullanıldığını, kullanımın iltibas yarattığını ve müvekkilinin marka tescilinden doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğini, bu hususta ihtarname gönderilmesine rağmen hukuka aykırı fiillerin devam ettiğini, maddi tazminatın 556 sayılı KHK 62/2-b uyarınca belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek, tecavüzün giderilmesini, men ve ref"ini, "BİGGMALL" markasının yazılı olduğu tabelanın kaldırılmasını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın ihtarname tarihinden itibaren tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; husumet itirazında bulunarak müvekkilinin tescil işlemleri devam eden “BİGG” esas unsurlu bir çok markasının bulunduğunu, bunlardan birinin “BİGGMALL” ibareli 2011/21488 sayılı marka olduğunu, markalar arasında iltibas riskinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; kullanılan “BİGMALL” markası ile “BİGGSHOP” markasının benzer olduğu, davacı markasının 35. sınıfta tescilli olduğu, lisans verilerek kullanılan markanın ise aynı sınıfta kullandırıldığı, davacı adına tescilli 2010/66347 sayılı “BIGGSHOP” ibareli markanın 25.04.2014 tarihinden dava dışı BTM Mağ. A.Ş."ye devrediliğinden markaya tecavüzün önlenmesi davasının ve hükmün ilanı talebinin konusuz kaldığı, davalının lisans yoluyla kullandığı “BİGGMALL” ibareli markanın 24. ve 25. sınıfta tescilli olduğu, ancak bu markanın 35 sınıfta kullanıldığı, davacı markası ile benzer nitelikte kullanımın söz konusu olduğu, tescilli olmayan sınıftaki bu kullanımın marka hakkına tecavüz oluşturduğu, 12.09.2012 tarihli lisans sözleşmesinde kabul edilen ve davalı defterlerinde fatura düzenlenerek kayıtlı olan 15.635,00 TL"nin iki farklı marka için ödendiği, her iki marka için yapılan masrafların toplam 5.990,00 TL olduğu, bu nedenle yarı oranında mahsup sonrasında yapılan re"sen hesaplama sonucu maddi tazminatın 4.822,50 TL olarak belirlendiği, faiz başlangıcının davacı tarafından gönderilen ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 07.02.2012 olduğu gerekçesiyle tecavüzün önlenmesi ve kararın ilanına ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 4.822,50 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın 07.02.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, marka hakkına vaki tecavüzün men"i, ref"i, giderilmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup mahkemece, davalı aleyhine marka hakkına tecavüz nedeniyle maddi ve manevi tazminata hükmedilmiştir. 556 sayılı KHK’nın 9/1.maddesi uyarınca tescilli markanın, tescilli olduğu sınıflarda kullanımı marka hakkına tecavüz teşkil etmez. Somut olayda davalıya ait markaların kullanımı, markaların tescilli olduğu sınıflarda, 12.09.2012 tarihli inhisari lisans sözleşmesi kapsamında dava dışı Gülen Büyük Mağazacılık Tic. Ltd. Şti.’ne bırakılmıştır. Anılan lisans sözleşmesi kapsamında dava dışı şirketin, sözleşmeyle kullanım hakkını aldığı markaları, tescilli olduğu 24. ve 25. sınıflar dışında başka bir sınıfta kullanımının, davalının sorumluluğunu gerektireceğine dair bir gerekçeye yer verilmeksizin davanın kabulüne karar vermesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 15/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.