17. Hukuk Dairesi 2013/7269 E. , 2014/9992 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Seydişehir Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20.12.2012
NUMARASI : 2007/400 – 2012/587
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar M.. T.. ve Z.. T.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, asıl davada davalıların işleteni, sürücüsü ve sigortacısı olduğu aracın sebep olduğu kazada müvekkillerinin desteğinin öldüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı eş için 1.000,00 TL TL maddi, 5.000 TL manevi, çocuklar için 1.000,00’er TL maddi, 3.000,00’er TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiş, davacı vekili ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini yükseltmiştir.
Birleştirilen dosyada ise davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu römorkun da kazanın gerçekleşmesinde etken olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı eş için 1.000,00 TL TL maddi, 5.000 TL manevi, çocuklar için 1.000,00’er TL maddi, 3.000,00’er TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Davalı R. Sigorta A.Ş. vekili, kusur oranında ve poliçe limiti ile sorumlu olduklarını belirtmiştir.
Davalı M.. T.. ve Z.. T.. vekili, müvekkillerinin kusursuz olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Birleştirilen dosya davalısı O.. A.. ve M.. A.. vekili, asıl dava dosyasındaki davalıların tam kusurlu olduklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl ve birleştirilen dosyada davacı eş için 34.561,99 TL maddi, 5000,00 TL manevi, davacı çocuk Sefa için 1.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline, diğer davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, çocuklar için 3.000,00’er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar M.. T.. ve Z.. T.. vekili vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
1-Anayasanın 141. maddesinde, mahkeme kararlarının gerekçeli olarak yazılması öngörülmüş bulunduğu gibi, HUMK.nun 388/3. maddesinde de verilen hükümde, iddia ve savunma yönünden toplanan deliller, delillerin tartışması, varılan sonuçla ilgili hukuki nedenler, taraflara yüklenen borç ve sağlanan hakların kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça yazılması gerektiği belirtilmiştir.HUMK.nun 74. maddesine göre Kanunu Medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere hakim her iki tarafın iddia ve müdafaalariyle mukayyet olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Mahkemece davacı tarafından açılan davalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle birleştirilmesine karar verilmiş ve buna göre hüküm kurulmuş ise de birleştirilen davalar bağımsızlıklarını koruyacağından her davada talepler ayrı ayrı değerlendirilerek hüküm kurulması gerekir. Asıl ve birleştirilen davalar hakkında tek hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
2-Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan açıklanan nedenlerle davalılar M.. T.. ve Z.. T.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 2 nolu bette açıklanan nedenlerle davalılar M.. T.. ve Z.. T.. vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar M.. T.. ve Zafer geri verilmesine 26.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.