Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/4187
Karar No: 2021/5771
Karar Tarihi: 14.09.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/4187 Esas 2021/5771 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Uşak'ta bir tekstil işinde çalışan bir kişinin dokuma makinesine iplik takmak üzere tabureye çıktığı sırada dengesini kaybederek düşmesi sonucu yaralanmasına ilişkin açılan davanın kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen kararın, müşteki vekilinin itirazı üzerine reddedildiği belirtilmektedir. Ancak, TCK'nın 89. maddesi gereği taksirle yaralama suçunun şikayete bağlı olduğu ve müştekinin şikayet hakkını kullanmadığı ortaya çıktığından, itirazın reddine dair kararda isabetsizlik görülmemiştir. Kanun maddelerine göre, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hal öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermesi gerekmektedir. Ayrıca, bilinçli taksirli suçlarda şikayet aranmaz. Kararda ise TCK'nın 89. maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160., 170/2., 172. ve 173/3. maddeleri yer almaktadır.
12. Ceza Dairesi         2021/4187 E.  ,  2021/5771 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Hakimliği

    Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan şüpheli ... hakkında yürütülen soruşturma evresi sonucunda Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 07/01/2021 tarihli ve 2020/11682 soruşturma, 2021/110 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Uşak 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/03/2021 tarihli ve 2021/376 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    5271 sayılı Kanunun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar nazara alındığında,
    Dosya kapsamına göre, olay tarihinde müştekinin çalıştığı iş yerinde dokuma makinesine giden ipliği takmak için tabure üzerine çıktığı, dengesini kaybederek düştüğü ve yaralandığı şeklindeki olayda, "Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikayette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamayacağı, bu halde somut olayda şikayet süresinin dolduğu" gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 89. maddesinin 5. fıkrasındaki "Taksirle yaralama suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır. Ancak, birinci fıkra kapsamına giren yaralama hariç, suçun bilinçli taksirle işlenmesi halinde şikâyet aranmaz.” hükmüne göre, somut olaydaki yaralanmaya ilişkin Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalının 30/11/2020 tarihli ve 45786011-641-03 sayılı kati raporu ile müştekinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığı, vücudunda 2. dereceden kemik kırığının mevcut olduğunun tespit edildiği, bu haliyle taksirle yaralama suçunun anılan Kanunun 89/2. maddesi kapsamında kaldığı, olayda bilinçli taksirin oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi için bilirkişi raporu alınması suretiyle kusur durumları tespit edildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yapılan eksik soruşturma ile verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
    5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 01/06/2021 gün ve 94660652-105-64-8571-2021-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 23.06.2021 tarih ve 2021/4098 sayılı ihbarnamesiyle mevcut evrak tevdi kılınmakla;
    Dosya incelendi gereği düşünüldü:
    Şüphelinin tekstil şirketinde dokuma bölümünde çalışan müştekinin 28.11.2018 tarihinde dokuma makinesine giden ipliği takmak üzere tabure üzerine çıktığı, dengesini kaybederek düştüğü, 2. derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, vekili aracılığıyla 11.09.2020 tarihinde Uşak Cumhuriyet Bassavcılığı’na müracaat ederek şüpheli hakkında şikayetçi olduğu, Uşak Cumhuriyet Başsavcılığınca "şikayetin süresinde olmadığı" gerekçesiyle verilen 07/01/2021 tarihli ve 2020/11682 soruşturma, 2021/110 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı müşteki vekilince itiraz edildiği, Uşak 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 03/03/2021 tarihli 2021/376 değişik iş sayılı kararıyla itirazın reddine karar verdiği olayda,
    Taksirle yaralama suçu TCK"nın 89. maddesinde hükme bağlanmış olup aynı maddenin 5. fıkrası gereğince 1. fıkrası kapsamı dışında bulunan bilinçli taksir hali hariç şikayete tabi olduğu ve şikayet süresinin filin ve failin öğrenilmesinden itibaren 6 aylık süre içerisinde kullanılması gerektiği ancak müştekinin bu süre içerisinde şikayet hakkını kullanmadığı, olayın iş kazası olduğu, ayrıca somut olaya göre dosyada bilinçli taksir olarak nitelendirilebilecek bir eylem olmadığının anlaşılması karşısında; kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itiraz üzerine verilen merci kararında isabetsizlik görülmediğinden,
    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarname bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görülmediğinden, Uşak 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 03.03.2021 tarihli ve 2021/376 değişik iş sayılı kararına yönelik yapılan kanun yararına bozma talebinin CMK"nın 309. maddesi uyarınca REDDİNE, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.09.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi