Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1392
Karar No: 2019/2960
Karar Tarihi: 15.04.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/1392 Esas 2019/2960 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/1392 E.  ,  2019/2960 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 03/10/2017 tarih ve 2014/883-2017/869 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili; müvekkilinin davalıdan olan 12.01.2010 tarihli 5.000,00 EURO, 15.10.2010 tarihli 257,87 EURO, 11.11.2010 tarihli 3.689,00 EURO ve 11.01.2011 tarihli 2.975,00 EURO tutarlı fatura alacaklarına yönelik olarak Kadıköy 2. İcra Müdürlüğünün 2012/11881 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının dava dışı Hollanda"da faaliyet gösteren Dame Holdings B.V."nin esas yararlananı (intifa hakkı sahibi) olduğunu, bu şirket ile müvekkili arasında yönetim sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmenin davalının kabulünde olduğunu, dava dışı şirketin, sözleşmeden kaynaklı tüm yükümlülüklerinin ve borçlarının ifasının davalı tarafından kabul ve taahhüt edildiğini, bu sebeple bahse konu faturalara dayalı başlatılan icra takibine vaki davalı itirazının hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek dava konusu icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin davamını, %20"den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; davacının dayandığı yönetim sözleşmesinin davacı ile dava dışı Dame Holdings B.V. arasında düzenlendiğini ve faturaların bu şirkete düzenlendiğinden alacağın bahse konu şirketten istenmesi gerektiğini, müvekkilinin İngilizce bilmediğini, esas taraf sözleşmesinin bu dilde olması nedeniyle bu sözleşmeden müvekkilinin yeni haberdar olduğunu, sözleşmenin müvekkilinin iradesini yansıtmayıp düzenlenmesi esnasında yeminli tercüman bulundurulduğuna dair ibarenin olmadığını, esas taraf sözleşmesinin usulsüz olması nedeniyle müvekkilinin sorumlu olmadığını, faal olmayan şirket için yapıldığı iddia edilen masrafların gerçek dışı ve fahiş olduğunu, genel kurul kararı olmaksızın yapılan fahiş masraflardan davacı şirketin vekil gibi sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, davalı tarafın %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; dosya arasına alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davacının, dava dışı şirkete verdiği hizmet karşılığı düzenlenen faturaların ödenmediği, yönetim sözleşmesinden kaynaklı olarak 6098 sayılı TBK 128. maddesi uyarınca (mülga 818 sayılı BK md. 110) davalının bağımsız garanti sorumluluğunun doğduğu, davalının, davacı ile dava dışı şirket arasındaki yönetim sözleşmesinden kaynaklanan yıllık ücret alacağını içerir 11.305,00 EURO bedelli faturanın ödenmeyen kısmını teşkil eden ve bilirkişi raporunda belirlenen 4.310,55 EURO"yu işlemiş faizi ile birlikte ödemekle yükümlü olduğu, alacağın işlemiş faiziyle 4.452,62 EURO olduğu, davacının dava konusu alacağa dayanak olarak gösterdiği faturaların tek başına ispata yeterli olmadığı, davalının, davacıya yönetim hizmet bedelini ödediğini 6100 sayılı HMK 200. maddesi uyarınca yazılı delille ispat edilemediği, bu sebeple dava konusu icra takibine vaki itirazının kısmen haksız olduğu, davacının icra takibinde kötü niyetli olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, dava konusu icra takibine yapılan toplam 4.452,62 EURO"nun fiili ödeme günündeki TC. Merkez Bankası efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığına yönelik itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacak 4.310,55 EURO"ya takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının EURO cinsi döviz için açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanmasına, takip tarihinde geçerli kur esas alınarak kabul edilen tutarın %20"si karşılığı 1.982,85 TL icra inkar tazminatının tahsiline, kötü niyet tazminatına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin olup mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak kararda, davacı tarafça, dava dışı şirkete sunulan hizmetten doğan alacağın tahsil edilemeyen kısmının 4.310,55 EURO olduğu, diğer alacakların tek başına fatura ile ispatının mümkün olmadığı belirtilmiş ise de, davacı tarafça sunulan 18.03.2015 tarihli dilekçe ekindeki tercüme edilmiş cari hesap ekstresinin “Kalan ödenmemiş tutar” olarak adlandırılan sütununda yer alan ve reddedilen diğer alacak kalemlerinin de kabul edilen 4.310,55 EURO bedelli alacak kalemi ile aynı sütunda yer aldığı, anılan sütundaki 3.689,00 ve 257,87 ibareleri yanında “ödeme” ibaresinin bulunduğu, aynı sütundaki 4.310,55 ve 2.975,00 ibarelerinin yanında ise “ödeme” ibaresinin bulunmadığı, yine cari hesap ekstresinin anılan sütunundaki tüm alacak kalemlerinin faturalara dayalı olduğu görülmekle anılan hesap ekstresindeki ibarelerin ne anlama geldiği, hangi alacak kalemlerinin ödenip hangi alacak kalemlerinin ödenmediği belirlenememiş olup bu hususta kararda da yeterli açıklama bulunmamaktadır. Ayrıca, ödemeler kabul edilse dahi, cari hesap ekstresindeki ödenmemiş tutarlara ait sütundaki alacak kalemlerinden, yanında “ödeme” ibaresi yer almayan 4.310,55 EURO"luk alacak kalemi bakımdan talebin kabul edilip yanında “ödeme” ibaresi yer almayan 2.975,00 EURO"luk alacak kalemine ilişkin talebin, yeterli açıklama olmaksızın reddine karar verilmesi de doğru olmamıştır. Bu sebeple mahkemece, davacı tarafça sunulan 18.03.2015 tarihli dilekçe ekindeki tercüme edilmiş cari hesap ekstresindeki yazılı ibarelerin taraflara açıklattırılması sonrası yapılacak değerlendirmeye göre karar verilmesi gerekirken, belirtilen hususlarda yeterli açıklama olmaksızın 4.310,55 EURO bedel üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 525,22 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi