4. Hukuk Dairesi 2018/501 E. , 2018/1293 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/06/2014 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, kasten yaralama eylemi nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar vekili, davacılardan ... ile davalı arasında kira ilişkisi nedeniyle önceye dayalı husumet bulunduğunu, diğer davacılarında ...’ın oğlu ve eşi olduğunu; olay günü davalının, adı geçen davacıyı göğsünden kesici aletle hayati tehlike geçirecek şekilde yaraladığını, bu eylemi nedeniyle cezalandırılmasına karar verildiğini beyan ederek, davacıların uğramış oldukları manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur.Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davalı hakkında davaya konu olay nedeniyle ceza davası açıldığı, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/37 esas, 2015/93 sayılı kararı ile davalının, davacılardan ...’a yönelik kasten yaralamak suçundan mahkumiyetine karar verilmekle beraber, kararın temyiz edildiği, dosyanın halen Yargıtay"da temyiz incelemesinde olup, kesinleşmediği ve bu haliyle ceza yargılamasının henüz sonuçlanmadığı anlaşılmaktadır.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. maddesi (818 sayılı BK 53) uyarınca ceza mahkemesinin kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de, somut olayın özelliği itibariyle maddi olgunun ve davalının sorumluluğunun tespiti açısından ceza dava dosyasının sonucu önem arz etmektedir. Bu nedenle ceza dava dosyasının kesinleşmesi beklenmeli ve ondan sonra tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan yönler gözetilmeyerek, yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve taraflardan peşin alınan harcın istekleri halinde geri verilmesine 27/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.