Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/7970 Esas 2019/1097 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7970
Karar No: 2019/1097
Karar Tarihi: 23.01.2019

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/7970 Esas 2019/1097 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Hırsızlık suçundan mahkum olan sanığın temyiz başvurusu incelendi. Dosya kapsamı ve elde edilen kanıtlar göz önünde bulundurularak suçun sanık tarafından işlendiği kabul edildi. Ancak, suçu işleme şeklinde hile kullanıldığı için dolandırıcılık suçunun oluştuğu belirtilerek karar bozuldu. Ayrıca, dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamına alındığı ve bu nedenle sanığın durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi.
Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır:
- Türk Ceza Kanunu (TCK) 157/1. maddesi: Dolandırıcılık suçu
- Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) 5271/253. maddesi: Uzlaşma işlemleri
- CMK 6763/34. maddesi: Bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun.
- CMK 6763/35. maddesi: Uygulanacak kanun hakkında.
- TCK 7/2. maddesi: Zaman bakımından kanunların uygulanması.

13. Ceza Dairesi 2018/7970 E. , 2019/1097 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; suç tarihinde sanığın, katılana ait işyerine, katılanın eşi tanık Yeşim"in bulunduğu sırada gelerek katılanın kendisini tanıdığını, telefon almak istediğini, kendisini Aydın Milli Eğitim Komisyon Müdürü ..."ın oğlu ayrıca abisinin de mali müşavir olduğunu söyleyerek abisine suça konu telefonu gösterip geri getirme bahanesi ile katılanın eşi..."in güvenini kazanarak telefonun kendisine tesliminin sağladığı anlaşılmakla, sanığa cep telefonunu rızayla verilmesi, ancak bu rızanın hileyle sakatlanması karşısında eylemin TCK"nın 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 157/1. maddesinde tanımı yapılan dolandırıcılık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 23.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.