Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4255
Karar No: 2018/5638
Karar Tarihi: 08.11.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4255 Esas 2018/5638 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2017/4255 E.  ,  2018/5638 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davası hakkında ilk derece mahkemesinden verilen davanın kabulüne yönelik hükme karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi tarafından verilen taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik kararın davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, davacının ...İcra Müdürlüğü’nün 2016/19899 esas sayılı takip dosyasından bir borcunun bulunmadığını, davalı şirketin bu dosyayı ... Bankası A.Ş.’nden 27.05.2016 tarihinde temlik aldığını, ancak temlikten önce davacının ... Bankası A.Ş. tarafından 06.12.2012 tarihinde ibra edildiğini iddia ederek davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davalının durumu öğrendikten sonra hacizleri kaldırdığını, davacının bir zararının olmadığını ve dava açmakta da hukuki yararının bulunmadığını savunarak davanın reddi ile tazminat istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, dava konusu icra takibine konu alacağın temlikinden önce davacının temlik veren ... Bankası A.Ş. tarafından ibra edildiği, davalı tarafça bu ibranameye rağmen davacı hakkında takip başlatıldığı ve haciz işlemi yapıldığı, bu hususun davalının da kabulünde olduğu, dava konusu alacağın geçerli ibraname karşısında ortadan kalktığının kabulü gerektiği, davalı tarafın ibranameden haberdar olmamasının basiretli bir tacirden beklenemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne ve davacı yararına % 20 oranında tazminata karar verilmiş, hükme karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    (1) Dosyadaki yazılara, kararın maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    (2) Temlik veren ... Bankası A.Ş. tarafından davacı aleyhine 25.08.2011 tarihinde, genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Takip tarihi itibariyle borçlu olan davacı, takip alacaklısı bankaya borcunu ödeyerek ibraname almıştır. Ancak iş bu ibraname banka tarafından icra dosyasına sunulmamıştır. Davacının ibra edilmesinden sonra takip konusu alacağı temlik alan davalı ise takibin devamına yönelik işlemler yapmıştır. Davalının bu işlemleri haksız ise de, İİK.nın 72/5. maddesi hükmünün yazılış biçimine göre takibe kötü niyetle devam halinde tazminat sorumluluğu getirilmemiş, takibe başlama anında kötü niyetin varlığı aranmıştır. Hal böyle olunca somut olayda davalı aleyhine kötü niyetli takip tazminatına hükmolunması şartları gerçekleşmemiş olup, ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilinin bu yöne ilişen istinaf başvurusunu esastan reddeden ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bend uyarınca davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 14.06.2017 gün, 2017/456 E.-2017/459 K. sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesi olan ...Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, Dairemiz ilamından bir örneğin bilgi için ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 08/11/2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    MUHALEFET ŞERHİ

    Dava, takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüyle takipten sonra borcun tamamıyla ödenmesine rağmen aleyhe icrai işlemlere devam eden davalı alacaklının kötüniyetli olduğundan bahisle tazminata karar verilmiştir.
    Alacağına dair elinde belge bulunan kişi, mahkemeden ilam almak suretiyle bunu takibe koyabileceği gibi, doğrudan ilgili icra dairesine müracaatta bulunarak da alacağına kavuşma imkanına sahiptir.
    Ne var ki, alacağın öncelikle icra takibine konu yapılması halinde, ardı sıra itirazın iptali ya da menfi tespit davası şeklinde mahkemeye yansıtılması halinde; borçlu olduğunu bile bile takibe itiraz eden borçlu ile alacaklı olmadığını bildiği halde gereksiz yere takip başlatan alacaklı için %20 den aşağı olmamak üzere ilave tazminatlar öngörülmüştür.
    Somut uyuşmazlıktaki tazminat İİK nun 72/5 maddesinde düzenlenmiş olan kötüniyet tazminatına ilişkindir. İlgili maddede aynen “…borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir” hükmü yer almaktadır.
    Madde metninde yer alan “kötü niyet” kavramını; icra takibinde bulunmayı haksız hale getirecek açık bir belge ve bilgiye rağmen, alacaklının aksi yönde bir tutum takınarak takip başlatması veya buna devam etmesi şeklinde özetlemek mümkündür.
    Ancak burada alacaklıya izafe edilecek kötü niyet olgusunun “takibin” hangi aşamasına tekabül ettiğinin irdelenmesi gerekmektedir. Başka bir deyişle; haksız ve kötü niyetlilik “takip talebi” tarihi itibarıyla tespit edilecek bir unsur mu, yoksa “menfi tespit” davasının açılma tarihine kadar devam eden süreç içindeki toplam tutum ve davranışı mı ifade edecek, hususlarının açıklığa kavuşması gerekmektedir.
    Kanun koyucunun metni kaleme alırken özellikle “…menfi tespit davası açmaya ZORLAYAN” kavramına yer vermesine bakılırsa; takipte kötü niyet olgusunu belirlerken yalnızca takip talebi anındaki iradeyi değerlendirmekle yetinmeyip, süreç içerisindeki genel tutum ve davranışa bakarak, haksız yere borçluyu menfi tespit davası açmak zorunda bırakıp bırakmadığını tespit etmek, hakkaniyete ve usul ekonomisi için getirilmiş bir düzenlemenin amaç ve ruhuna daha da uygun düşecektir.
    Somut vakıada dosya içinde bulunan ve aksi ispatlanmayan belgeye göre davalı alacaklının takip dosyasına konu alacağın ibra edildiği görülmektedir. Bu halde, davalı alacaklının ardı sıra icrai işlemlere devam edip borçlunun eşyasına haciz koydurması kötüniyeti tartışmasız hale getirmiştir.
    Tüm bu değerlendirmeler doğrultusunda, mahkemenin davalı-alacaklı aleyhine hükmettiği kötüniyet tazminatı yerinde olup, kararın onanması gerektiği kanaatiyle aksi yönde tezahür eden sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi