23. Ceza Dairesi 2015/835 E. , 2015/332 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında 04.01.2006 olarak yanlış gösterilen suç tarihinin mahallinde 15.12.2008 olarak düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.
TCK"nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir.
PTT Müdürlüğü nezdinde posta dağıtıcısı olarak görev yapan sanığın, 04.01.2006 tarihinde, kendi çalıştığı kurumuna ibraz ettiği tedavi yardım beyannamesinde, aslında SSK sigortalısı olan oğlu ..."ı, bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri arasında göstererek, bu kişinin 15.12.2006 tarihinde ...Kemik Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi"nde yapılan muayenesine ilişkin, 45.64 TL tutarındaki sağlık harcamalarının katılan kurum tarafından karşılanmasına sebebiyet vermek suretiyle haksız menfaat temin ettiğinin iddia edildiği olayda;
Oluşa ve tüm dosya kapsmına göre; söz konusu kişinin, sanığın sağlık hizmetlerinden yararlanmasa bile kendi sosyal güvencesi kapsamında sağlık sorunlarına ilişkin tedavi giderlerinin yine kurumca karşılanmasının gerekeceği, hangi kurum bünyesinde olursa olsun sigortalı olan kişilerin giderlerinin, Devlet tarafından karşılanıyor olması, ayrıca, suç tarihinden sonra sosyal güvenlik hizmetlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu bünyesinde birleştirilmesi neticesinde, harcamaların ortak bir kaynaktan yapılması, sanığın oğlu olan bu kişiye, sağlık sorunları nedeniyle yapılan gerçek bir tedavi ve harcamanın bulunması nedeniyle kurumun herhangi bir zararının da söz konusu olmadığının anlaşılması karşısında; nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunulması eylemine ilişkin ise suç kastının bulunmadığı dikkate alınarak; verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 06.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.