16. Ceza Dairesi 2019/10739 E. , 2021/3910 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.01.2018 tarih ve 2017/104 - 2018/2 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 1) ..."nın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63, 2) ..."nın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine yönelik İstinaf Başvurularının Esastan Reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanıklar müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15.05.2012 tarih ve 2011/1-872 Esas 2012/198 Karar sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği üzere; sanıklardan birinin savunulmasının diğer sanık yönünden zaafiyet yarattığı durumlarda menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerekeceğinden, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan yargılanan sanıkların karı koca oldukları ve aynı avukat tarafından savunulmaları nedeniyle, özellikle sanıklar müdafiinin karar celsesinde mütalaaya yönelik cevaplarında, "esasa yönelik savunmasını müvekkili ... yönünden yaptığını, sanık ..."nun kayınbabasının evinde yapılan aramada ele geçirilen dijital materyallerin diğer sanık ..."ya ait olduğu" şeklindeki ifadesi gözetildiğinde, aynı müdafii tarafından temsil edilen sanıklar arasında savunmalarında zaafiyet yaratacak düzeyde zarar verebilecek menfaat çatışması oluştuğu, ayrı müdafilerce temsil edilmelerine imkan sağlanması gerekirken CMK"nın 152/1. maddesine aykırı şekilde yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmak suretiyle sanıkların savunma haklarının kısıtlanması,
2)Kabul ve uygulamaya göre de;
Silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olması ve temadinin yakalanmayla sona ereceği gözetildiğinde suçun işlendiği tarih, sanık ..."nın yakalandığı 15.12.2016, sanık ..."nın yakalandığı 17.12.2016 tarihleri olduğu halde, yerel mahkeme kararında her iki sanık yönünden suç tarihinin 15.07.2016 olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin öncelikle bu sebepten dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.