15. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1088 Karar No: 2017/3393 Karar Tarihi: 12.10.2017
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2017/1088 Esas 2017/3393 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklıdır ve davacı, ameliyat sonrası karın örtüsü apsesine maruz kalmış ve maddi ve manevi tazminat istemiştir. Başvuru üzerine verilen hüküm reddedilmiştir. Ancak temyiz itirazları kabul edilerek, hüküm bozulmuştur çünkü davalı, hastayı yeterince bilgilendiremediği için sorumlu tutulmalıdır. Davalının savunmasını kanıtlamadığından, davacının talepleri dikkate alınmalıdır. Kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. Kararda yer alan kanun maddeleri BK. madde 357 ve 478'dir. BK. madde 357, yüklenicinin genel ihbar zorunluluğunu kapsamaktadır. BK. madde 478 ise kazanılmış hak ile ilgilidir.
15. Hukuk Dairesi 2017/1088 E. , 2017/3393 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... geldi. Davalılar vekili gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu, davanın reddine dair verilen hüküm davacı vekilince temyiz olunmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş ise de, bozma ilâmı doğrultusunda araştırma yapıldığından sözedilemez. Şöyleki; Davacı vekili, müvekkilinin karın yağlarını alması hususunda davalı doktor ile anlaştığını, ameliyat sonrası karın örtüsü apsesine maruz kaldığını, ikinci kez ameliyat olmak zorunda kaldığını, iki ay boyunca sürekli tedavi altında kalması nedeniyle ruhsal bunalım geçirdiğini ileri sürerek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece davanın reddine dair verilen ilk kararın temyizi üzerine hükmüne uyulan 13. Hukuk Dairesi"nin bozma ilâmında, “...Somut olayda, alınan Adli Tıp raporunda, davacının daha önce kolesistektami ve apendektomie ye ait ameliyat izlerinin olduğunu, bunlardan kolesistektomi ameliyatının çalışma alanının karın germe ameliyatında yara iyileşmesine olumsuz etkisinin sıklıkla beklendiğinden ameliyatlardan yeterli sonuç alınamamasına neden olan sağ yanda gelişmiş cilt kaybı, yağ nekrozu ve enfeksiyonun hekim hatasından kaynaklanmadığı belirtilmiş olup, açıklanan gerekçeler dikkate alındığında, bu hususların yüklenicinin genel ihbar zorunluluğu kapsamında olduğu açıktır. O halde, davalının ameliyat öncesi muhtemelen hasıl olabilecek sonuç ve komplikasyonlar hakkında hastasını bilgilendirmesi BK. madde 357"ye göre bir zorunluluktur. Bu nedenle, davalının davacıyı bu konuda bilgilendirdiği ve gerekçeli açıklamaları yaparak uyardığı hususu ve davacının yeterli derecede aydınlatılıp aydınlatılmadığı hususunda davalı delillerinin toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği...” noktasından bozulmuştur. Mahkemece bozma ilâmına uyulması halinde, lehine bozulan taraf yararına kazanılmış hak teşkil eder. Bu doğrultuda değerlendirme ve araştırma yapılmalıdır. Bozmadan sonra davalı tarafından sunulan imzalanan 21.04.2006 tarihli belgede onam var ise de, aydınlatmaya ilişkin düzenlenen kısımda yapılan operasyonun komplikasyonları ayrıntılı bir şekilde gösterilmemiştir. Bu haliyle davacının aydınlatıldığından sözedilemez. Bu durumda mahkemece, davalının bu savunmasını kanıtlayamadığından davalının sorumlu olduğu kabul edilerek davacının istek kalemleri değerlendirilmeli ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik incelemeyle ve bozma ilâmı gözetilmeden karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.480,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 12.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.