Esas No: 2020/4035
Karar No: 2022/6048
Karar Tarihi: 28.09.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/4035 Esas 2022/6048 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2020/4035 E. , 2022/6048 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii, katılanlar vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre; 18/05/2014 günü saat 03:00 sıralarında 1.31 promil alkollü vaziyette olan sanığın sevk ve idaresindeki kamyonet ile meskun mahal içi, bölünmüş tek yönlü, üç şeritli, 10.5 metre genişliğindeki düz ve eğimli yolda seyir halindeyken, arkasından gelen araca yol vermek için sağa doğru manevra yaptığı sırada direksiyon hakimiyetini kaybederek, önce orta refüjdeki aydınlatma direğine, daha sonra metal bariyerlere çarparak güney yan yola savrulduğu ve park halindeki araca çarpması şeklinde meydana gelen ve kamyonetin içinde yolcu olarak bulunanlardan ...'ın öldüğü, ...'in basit tıbbi müdahale ile iyileşemeyecek ve vücudunda 4.derecede kemik kırığı oluşacak şekilde, ...'in ise hayati tehlike geçirecek, basit tıbbi müdahale ile iyileşemeyecek ve vücudunda 4.derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandıkları kazada,
Kaza tespit tutanağı, 22/09/2014 tarihli bilirkişi raporu ile Adli Tıp ... Trafik İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen 03/03/2016 tarihli raporda: sanığın, alkollü araç kullanması, aracın hızını yol durumuna göre ayarlamaması ve doğrultu değiştirme manevralarına uymaması sebebiyle asli kusurlu olduğu belirtildiği, hükme esas alınan bu raporların dosya oluş ve kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla, yapılan incelemede:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusur durumuna,eksik incelemeye, mahalli Cumhuriyet savcısı ile katılanlar vekilinin sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine; ancak;
1.Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK'nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölümü ile iki kişinin nitelikli şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında, ... ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması,
2. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 324/1. maddesinde yer alan "(1) Harçlar ve tarifesine göre ödenmesi gereken avukatlık ücretleri ile soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla Devlet Hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve taraflarca yapılan ödemeler yargılama gideridir." ile anılan Kanun'un 325. maddesinde yer alan "(1) Cezaya veya güvenlik tedbirine mahkûm edilmesi hâlinde, bütün yargılama giderleri sanığa yüklenir.'' şeklindeki düzenlemeler dikkate alındığında, hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, sanığa yükletilen yargılama giderinin miktarının ve dökümünün denetime imkan verecek şekilde gösterilmemesi suretiyle sanık hakkında yargılama giderinin eksik hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.