22. Hukuk Dairesi 2016/11756 E. , 2019/9572 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan Sağlık Bakanlığı vekili ve ...tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının emekliliğini doldurarak iş sözleşmesinin feshedildiğini, fazla çalışma yaptığını, yıllık izinlerini kullanmadığını, hafta sonları, ulusal bayram ve genel tatillerde de çalıştığını, işverence alacaklarının ve asgari gecim indirimi ücretinin ödenmediğini ileri sürerek bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalı Sağlık Bakanlığı vekili, zamanaşımı def’i ve husumet itirazında bulunduğunu, davanın Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumuna yöneltilmesi gerektiğini, taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini, iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Diğer davalı davaya karşı beyanda bulunmamıştır.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalılardan Sağlık Bakanlığı vekili ve ...tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında, davalı şirkete yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.Yargılamanın hukuka uygun ve sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunmanın özgürce ileri sürülebilmesi ve delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile olanaklıdır. Hasımsız davalar hariç olmak üzere, dava dilekçesi ile duruşma gün ve saati karşı tarafa tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan davaya bakılamaz ve yargılama yapılamaz.Davanın tarafları ile vekillerinin davaya ilişkin işlemleri öğrenebilmesi için, tebligatın usulüne uygun olarak yapılması, duruşma gün ve saatinin kendilerine bildirilmesi gerekmektedir. Duruşma günü ile tebligatın yapıldığı tarih arasında makul bir süre olmalıdır. Aksi takdirde tarafların hukuksal hakları kısıtlanmış olur.Yargılama sırasında yapılan tebliğlerle ilgili tebliğ mazbatalarının ve ilgili diğer belgelerin dosyaya konulması gerekir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve bu Kanunun uygulanması için çıkarılan Tüzük hükümleri tamamen şeklidir ve titizlikle uygulanması gerekir. Bir davada yapılan tebligatların usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığını hâkim kendiliğinden denetlemelidir. 19.01.2011 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa ile Tebligat Kanununda esaslı değişiklikler yapılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2011/21-866 esas- 2011/752 karar sayılı kararında;" .... 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Tüzüğü’nün 17. ve 18. maddelerinde tüzel kişilere tebligatın yapılma usulü" açıklanmış; Hukuk Genel Kurulu’nun 04.04.2007 gün ve 2007/12-200 esas 2007/187 karar 30.12.2009 gün ve 2009/12-563 esas 2009/600 karar ile 13.05.2009 gün ve 2009/12-184 esas 2009/187 karar sayılı ilamlarında da aynı husus vurgulanmıştır.Somut olayda, davalı şirketin unvanı ... İnş. Nak. Tah. San. Tic. Ltd. Şti. olup, ticaret sicil gazetesindeki adresi ...Mahallesi... Sokak ... .../... olmasına rağmen, başka şirket ... İnşaat Yol Harita Muh. San. Tic.Ltd.Şti. adresine tebligat yapılmış; dolayısıyla davalıya yasada öngörülen usule uygun şekilde tebligat yapılmadığı anlaşılmıştır. Davalıya yasaya uygun tebligat yapılmadan, dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapılıp karar verilmesi usule aykırı olduğundan hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 25/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.