Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borlu vekili, ipotek limitinin aşıldığından bahisle takibin iptalini ve tazminat istemiş, mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir.
13.7.2007 tarihli ipotek sözleşmesi incelendiğinde,” sözleşmede belirtilen krediyi teminen 40.000 TL karşılığı ipotek tesis edildiğini, senedin üst kısmında da, “Kooperatifçe tarafıma açılan 40.000 TL ve bundan sonra açılacak kredilere karşılık olarak 40.000 TL’lik ipoteğin tesis edildiği” yazılı olup, bu haliyle ipotek limit ipoteği niteliğindedir. Limit ipoteğinde, faiz vs. giderler ipotek tutarına ilave edilse bile limitin aşılmaması gerekir. Ancak somut olayda takip limit dahilinde yapılmış olup limit aşılması söz konusu olmadığından borçlu vekilinin ipotek limitinin aşıldığı şeklindeki itirazının bu nedenle reddi yerine kabulü doğru değildir.
Kabule göre de, alacaklı vekili, 26.1.2010 tarihli oturumda “40.000 TL dışında borçludan bir taleplerinin olmadığını” belirtmeleri karşısında sadece bu miktarı aşan kısım yönünden icra emrinin iptali yerine tümü yönünden takibin iptali ve İİK.nun 149 md. vd. da İcra inkar tazminatı düzenlenmediği halde alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesi de isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/11/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.