Esas No: 2016/13456
Karar No: 2021/2449
Karar Tarihi: 20.05.2021
Danıştay 10. Daire 2016/13456 Esas 2021/2449 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/13456
Karar No : 2021/2449
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : … kendisine asaleten, çocukları … ve …'ye velayeten
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Danıştay Onuncu Dairesi'nin 26/12/2013 tarih ve E:2009/9893, K:2013/9475 sayılı kararıyla bozulması üzerine bozma kararına uyularak verilen ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının davalı idare tarafından temyizen incelenerek bozulması, istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacıların murisi …’nin 22/10/2006 tarihinde … plakalı otomobili ile seyahat halinde iken kaçırılıp Tarsus-Pozantı otoyolunda öldürülmesi olayında davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğundan bahisle 120.000,00 TL maddi, 90.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 210.000,00 TL tazminatın 22/12/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; davacıların eşi ve babalarının öldürülmesi nedeniyle destekten yoksun kalınan maddi tazminat tutarının tespiti amacıyla dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına ilişkin Mahkemenin 29/08/2014 tarihli kararı sonrasında bilirkişi tarafından Mahkemeye ibraz edilen bilirkişi raporunda özetle; ''ölen …’nin eşi ve çocuklarının destekten yoksun kalma tazminat tutarı; Eş … yönünden; 101.970,44 TL, Kız … yönünden; 18.510,14 TL, Oğul … yönünden; 25.774,44 TL, toplam; 146.255,02 TL olduğu'' yönünde görüş belirtildiği, taraflara usulüne uygun tebliğ edilen bilirkişi raporuna davalı idarece itiraz edildiği görülmekle birlikte bilirkişi raporundaki teknik ve bilimsel veriler yeterli görülerek raporun hükme esas alınabilecek nitelikte bulunduğu, davacılardan eş … için 80.000,00 TL, oğul … için 20.000,00 TL, kız … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 120.000,00 TL maddi zararın tazminatı yönünden; söz konusu olayın meydana gelmesinde gerekli tedbirleri, önlemleri almayan davalı idarenin meydana gelen zararları tazminlerinin Anayasal bir zorunluluk olduğu, bilirkişi raporunda; eş … için belirlenen 101.970,44 TL tutarın ve oğul … için belirlenen 25.774,44 TL zararın istemle bağlı kalınarak eş … yönünden 80.000,00 TL, oğul … yönünden 20.000,00 TL ve kız … yönünden 18.510,14 TL zararın tazmin edilmesi gerektiği, kız … için fazlaya ilişkin 1.489,86 TL maddi tazminat isteminde ise haklılık bulunmadığına, davacılardan eş … için 50.000,00 TL, oğul … için 20.000,00 TL, kız … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 90.000,00 TL manevi zararın tazmini yönünden; kişinin manevi değerlerinde meydana gelen eksilme ile duyulan acı, üzüntü ve sarsıntının bir miktar parayla kısmen de olsa hafifletilmesini sağlamak amacına yönelik ve bir manevi tatmin aracı olan manevi tazminata hükmedilebilmesinin, ancak bir manevi zararın mevcut olması halinde mümkün olabileceğinin açık olduğu, davalı idarenin yürütmekle olduğu hizmetin kusurlu olarak işlediğinin sabit olması, davacıların yakınının ölümü esnasındaki yaşı ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, manevi değerlerinde meydana gelen eksilme ile duyulan acı, üzüntü ve sarsıntı karşılığı olarak, takdiren eş … için 50.000,00 TL, oğul … için 20.000,00 TL, kız … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 90.000,00 TL manevi tazminatın davalı idarelerce davacılara ödenmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminin kabulüne, maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idarenin söz konusu olayda kusurlu ve kusursuz sorumluluğunun bulunmadığı, muhatap kurum Jandarma Genel Komutanlığının 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe giriş tarihi olan 02/11/2011 tarihinden itibaren davalarda taraf sıfatı kazandığı, bu nedenle bu davada da hasım olarak taraf olması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacılar tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının kabule ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.