15. Hukuk Dairesi 2017/1484 E. , 2017/3377 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak, tazminat, geçici kabul ve kesin kabulün mahkeme marifetiyle yapılarak sözleşmenin tasfiyesi, teminat mektuplarının iadesi talebinden ibarettir. Mahkemece; Dairemizin bozma ilâmına uyularak davanın reddine, dair verilen karar davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir.
Davacı vekili; davalı aleyhine ... 20. İcra Müdürlüğü"nün 2012/4311 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin yetki itirazı üzerine ... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2012/5564 Esas sayılı dosyası ile kayıt altına alındığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, müvekkilinin As Kamyon Desoto Hino yetkili servisi olarak ticari araçların yedek parça ve tamirat işlerini yaptığını, davalı tarafından ... isimli şahıstan kiraladıkları, davalı firmaca kullanılan ... plakalı araçların müvekkiline getirildiğini, ve araçların tamiratlarının yapılarak şoförlerine teslim edildiğini, şoförlerin ..., ..., ... ve ... olduğunu, müvekkili tarafından yapılan tamirat, yedek parça ve işilik bedelleri davalı firma adına faturaları düzenleyip gönderdiğini, ticari defterlere işlediğini, davalının araçların mülkiyeti kendisine ait olmasa dahi tamirat bedellerini ödemek zorunda olduğunu ileri sürerek, itirazın iptâline takibin devamına ve davalı aleyhine %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiş, davalı vekili; müvekkili şirket bünyesinde ismi zikredilen şoförlerin çalışmadığını, davaya konu araçların da müvekkili şirkete ait olmadığını, araç sahipleri ile müvekkili firma arasında davaya konu araçların kiralanması konusunda herhangi bir sözleşme olmadığını, alacağa konu 22 adet faturanın müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkiline tebliğ edilmeyen faturaların kötüniyetli olarak icraya konulduğunu, söz konusu faturaların müvekkilinin defterlerine işlenmediğini, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, tüm bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmesini, %40"tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur. Mahkemece daha önce verilen davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair kararı davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay Yüksek 3.
Hukuk Dairesi"nin 05.02.2014 tarih, 2013/6385 Esas ve 2014/715 Karar sayılı ilâmıyla; davaya konu araçların başında keşif yapılarak, gerekirse tarafların ticari defterleri de incelenerek taraflar arasındaki sözleşme uyarınca gerekli tamir ve bakım hizmetinin verilip verilmediği ile, verildi ise hizmet bedelinin tespit edilerek varılacak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğine işaret edilmiş ve mahkemece yapılan yargılamanın 17.12.2015 tarihli oturumunda bozma ilâmına uyulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay"ın bozma kararına uyan mahkeme, bozma kararı uyarınca işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile, bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usulü müktesep hak doğmuştur. Bozma ilâmına uyan mahkeme bozma doğrultusunda keşif yapılması için ara kararı verilmiş ve davaya konu araçların hazır edilmeleri için taraf vekillerine süre verilmiş ve bu sürede araçların hazır edilmemesi ve hazır edilemeyeceğinin beyan edilmesi üzerine keşif yapılamamıştır. Mahkemece keşfin yapılmasının mümkün olmaması nedeniyle keşif yapılmadan karar verilmesi zorunlu hale gelmiş ise de, hükmüne uyulan bozma ilâmında keşif yapılması yanında işin görüldüğü iddia edilen döneme ilişkin taraf defterlerinin incelenmesi gerektiğine de işaret edilmiş olup, mahkemece bu yönde bir araştırma ve inceleme yapılmadan karar verilmiş olması az yukarıda belirtilen bozmaya uygun yargılama yapma zorunluluğuna uygun olmamıştır. Bu haliyle hükmüne uyulan bozma ilâmına uygun, uyuşmazlığın çözümüne yeter inceleme ve değerlendirme yapıldığından söz edilemez. Bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
O halde mahkemece yapılması gereken iş; hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilâmı doğrultusunda taraf vekillerine tarafların işin yapıldığı iddia edilen yıla ilişkin ticarî defterlerini sunmak üzere 6100 sayılı HMK"nın 94 maddesi gereğince uygun kesin süre verilip, ticarî defterler ibraz edildiğinde HMK 266. maddesine uygun seçilecek bilirkişiye defterler incelettirilerek bozma ilâmına uygun düzenlenecek, mahkemenin ve Yargıtay"ın denetimine elverişli rapor alınarak, sonucuna göre hüküm kurmaktan ibaret olmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 11.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.