20. Ceza Dairesi 2017/1258 E. , 2019/2914 K.
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARLA
İLGİLİ BİLGİLER
Mahkeme : GAZİANTEP (Kapatılan) 4. Sulh Ceza Mahkemesi
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1) 03.07.2012 tarihli tutanakta doktor tarafından sanığın madde kullandığını belirtmesine rağmen dosya kapsamı itibariyle sanığın uyuşturucu madde kullandığına dair teknik yöntemlerle saptanmış bir evraka ve uyuşturucu maddeye de rastlanılmadığından söz konusu olayla ilgili olarak ilgili hastane ve kolluk birimi ile gerekli yazışmaların yapılarak sanığın madde kullandığına ilişkin kan ve idrar analizine ilişkin raporun ve ele geçirilen bir uyuşturucu madde olup olmadığı araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
2) Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine sanığın uymadığının bildirilmesi üzerine, Mahkemece duruşma açılarak sanığa "tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının iddia edilmesi nedeniyle, duruşmaya gelip bu konuda beyanda bulunması veya diyeceklerini duruşma gününe kadar yazılı olarak bildirmesi gerektiği, mazeretsiz olarak duruşmaya gelmediği ve diyeceklerini yazılı olarak bildirmediği takdirde tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymadığı kabul edilerek hakkında hüküm kurulacağı" uyarısını içeren davetiye tebliğ edilmesi gerektiği halde ""mazeretiniz olmadığı halde duruşmaya gelmediğinizde CMK 176/1 maddesi uyarınca zorla getirileceğiniz, CMK 206/1 madde uyarınca delillerin ortaya konulmasına başlanacağı; CMK 98/3 maddesi gereğince hakkınızda yakalama emri düzenleneceği ihtar olunur. CMK 195 mad’ye göre tebliğe rağmen yapılacak duruşmaya gelmediğiniz takdirde yokluğunuzda karar verileceği tebliğ ve ihtar olunur"" şeklinde ihtar içeren davetiye tebliği ile yetinilerek, yukarıda belirtilen nitelikle davetiye tebliğ edilmeden veya sanık dinlenmeden sanığın yokluğunda savunma hakkı kısıtlanarak tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığından bahisle hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
3) Sanık ...’un Gaziantep E Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğünden gönderdiği 11.02.2015 havale tarihli dilekçesinde, 12.01.2015 tarihinden önceki süreler de ailesi ile yaşadığı sorunlardan dolayı 15 gün ve 30 gün iki ayrı uzaklaştırma cezası aldığından tebligatları alamadığını beyan ettiğinden, denetimli serbestlik evraklarının tebligatlarına ilişkin olarak sanığın söz konusu beyanı çerçevesinde gerekçeli araştırmaların yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4) Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ... sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile ... sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
b) Sanığın bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, ... sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”,karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 13/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.