9. Hukuk Dairesi 2011/5431 E. , 2013/10402 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, rekabet yasağına aykırılık nedeniyle cezai şart ve tazminat alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalının transmisyon planlama mühendisi olarak görev yaptığını, işi ile ilgili müşteri cevresini öğrendiğini, 26.12.2007 tarihinde iş akdini feshederek işten ayrıldığını, sözleşmesini haklı neden olmaksızın sona erdirdiğini, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin davalının işveren müşterilirini tanımasına ve işlerinin gizli yönlerini öğrenmesine elverişli bir sözleşme olduğunu, haksız nedenle iş akdini fesheden davalının rekabet yasağı hükmüne aykırı davranarak sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren l yıl içinde davacı işverenin faaliyet alanına giren başka bir şirkette (rakip iş yerinde) çalışmaya başladığını, bu durumun şirketi zarara uğrattığını, bu nedenle cezai şart durumunun meydana geldiğini, davalı ile arasında imzalanan sözleşmenin 10. maddesinde rekabet yasağının hüküm altına alındığını ve bu hükme aykırı davrananların son brüt aylık ücretinin 10 katı tutarında cezai şart ödemeyi kabul ettiğinin belirtildiğini, hükmün konulmasındaki amacın ise ticari sırları sebebiyle işten ayrıldıktan sonra işverene zarar verici davranışlarda bulunulmasının önüne geçilmesi olduğunu, Borçlar Kanunu ilgili maddelerinde de rekabet etmeme borcuna ilişkin düzenlemeler yer aldığını, İş Hukukuna göre de davalının rekabet etmeme ve işverene sadakat borcunun bulunduğunu, iş sözleşmesinin sona ermesi halinde kendisiyle rekabetini önlemek için iş sözleşmesine buna ilişkin bir hüküm konulmasını isteyebileceği gibi iş sözleşmesinden başka rekabet yasağına ilişkin ayrı bir sözleşme de yapabileceğini ileri sürerek cezai şart alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, cep telefonu iletişim hizmeti veren davacının iş yerinde alt yapı hizmetinde çalıştığını, yaptığı bu işin bütün dünyada bütün şirketlerde aynı şekilde yapıldığını, sektörde Türkiye"de kullanılan tüm ekipman ve malzemelerin de yurt dışından temin edildiğini, yaptığı işin neticesinde davacının müşteri çevresini tanımasının ve sırlarını öğrenmesinin de mümkün olmadığını, bu nedenle imzalatılan sözleşmede bulunan rekabet yasağı maddesinin en başta Borçlar Kanunu 348. maddesinin l. cümlesine aykırılık teşkil ettiğini, rekabet yasağına ilişkin düzenlemenin taraflar arasında serbestisinin bulunduğunu ancak bu yasağı düzenleyen maddenin bir takım kurallar içinde ve yasa hükümlerine aykırılık teşkil etmeyecek şekilde düzenlenmesi gerektiğini, davacının müşterilerini tanımasının ve işin
sırlarına nüfuz etmesinin mümkün bulunmadığını, davalının bu şekilde davacıya zarar vermesinin mümkün olmadığını, yeni girdiği işte çalıştığını ve iş icra ettiğini, yine davacının ekonomik istikbalini tehlikeye sokacak, mesleki gelişimini geri bırakacak ve telafisi imkansız zararlara sebep verebilecek bir durumunun da olmadığını, sözleşmede belirtilen rekabet yasağının Anayasaya aykırılık teşkil ettiğini, bu nedenle geçersiz olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu, işveren tarafından kendisinin uygun bulduğu bu tarihte işine son verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacı iş yerinde tranmisyon planlama Mühendisi olarak çalışan davalının ilk sözleşmesini istifa nedeniyle sona erdirerek aynı iş kolunda kurulu rakip şirket Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş. nezdinde aktarım mühendisi olarak çalışmaya başladığı, davalının davacı şirkette edindiği sisteme ilişkin bilgilere sahip olduğu ve durumu davacıya zarar verebilecek nitelik taşıdığı ve olayda BK. 348 mad. koşullarının gerçekleşmiş olduğu kanaatine varıldığından davacının sözleşmenin l0. maddesindeki cezai şartı talep etme durumu doğduğu sonucuna varılmış olup B.K. 161/son maddesi göz önüne alınarak cezai şarttan takdiren 1/2 oranında indirim yapılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, rekabet yasağının ihlalinden doğduğu ileri sürülen cezai şart ücretinin tahsili istemine ilişkin olup, öncelikle dikkate alınması gereken husus uyuşmazlığın 4857 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 1. maddesine göre, iş mahkemelerinin görevi “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş sözleşmesinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi”dir.
Davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 348. maddesi “İş sahibinin müşterilerini tanımak veya işlerinin esrarına nüfuz etmek hususlarında işçiye müsait olan bir hizmet akdinde her iki taraf, akdin hitamından sonra, işçinin kendi namına iş sahibi ile rekabet edecek bir iş yapamamasını ve rakip bir müessesede çalışamamasını ve böyle bir müessesede şerik veya sair sıfatla alakadar olamamasını şart edebilirler. Rekabet memnuiyetine dair olan şart, ancak işçinin müşterileri tanımasından ve esrara nüfuzundan istifade ederek iş sahibine hissolunacak derecede bir zarar husulüne sebebiyet verebilecek ise, caizdir. İşçi, akdin yapıldığı zamanda reşit değil ise rekabet memnuiyetine dair olan şart batıldır.” hükmünü haiz olup, madde metninden de anlaşılacağı üzere bu madde sözü edilen sırlara vakıf işçinin sözleşme yapmak şartıyla işten ayrılması halinde aynı işi kendi adına yapmamasını, rakip bir müessesede çalışmamasını ve böyle bir müessesede şerik veya sair sıfatla alakadar olmamasını düzenlemektedir. Düzenleme, hizmet sözleşmesi içinde yer almakla birlikte hizmet sözleşmesi süresi içinde yapılmaması gereken bir hususta değil, hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra yapılmaması gereken bir hususta düzenleme getirmektedir.
İş sözleşmesinin devamı sırasında rekabet yasağının ihlali şeklindeki sadakatsizlik iş mahkemesinde görülecek bir davanın konusunu oluşturur. Bu rekabet yasağının sözleşmeden veya kanundan kaynaklanmasının hukuki sonuçları ile aynıdır.
Oysa somut uyuşmazlıkta davacı taraf, davalının sözleşmenin sona ermesinden sonra gerçekleşen eylemi sebebiyle cezai şart istemektedir. Rekabet yasağının iş sözleşmesinin bitiminden sonraki bir tarihte ihlal edilmesi iş mahkemelerini görevli olmaktan çıkarmaktadır. Ayrıca rekabet yasağının belirlenmesinde ticari sırrın ne olduğu uzman mahkemelerce değerlendirilmesi gereken ve piyasa şartlarıyla sıkı sıkıya bağlı bulunan ticari bir konudur. Kaldı ki, davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı
Türk Ticaret Kanunu"nun 4. maddesiyle kanun koyucu çok açık bir şekilde 818 sayılı Kanun"un 348. maddesinden kaynaklanan davaların mutlak ticari davalardan olduğunu öngörmüştür. Mutlak ticari davalar herhangi bir unsurun, bağlama noktasının veya sebebin davanın ticari niteliğini değiştirmediği, mahkemenin kanaatinin rol oynamadığı davalardandır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 29.02.2012 Tarih 2011/11-781 Esas- 2012/109 Karar sayılı ilamında da hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra gerçekleşen rekabet yasağına aykırılığı düzenleyen 818 sayılı Kanun’un 348. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken uyuşmazlıklara ilişkin davaların 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-3. maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliği taşıdığı ve mutlak ticari davaların görülme yerinin ise, açık biçimde ticaret mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece mutlak şekilde ticaret mahkemelerinin görevine giren davada görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.