Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5188 Esas 2019/1115 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5188
Karar No: 2019/1115
Karar Tarihi: 07.02.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/5188 Esas 2019/1115 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/5188 E.  ,  2019/1115 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, 27.05.2013 günü davacıların oğlunun kullandığı motosiklete davalıların sürücü ve trafik sigortacısı olduğu aracın asli kusurla çarpması sonucu davacıların oğullarının ölümüne sebep olduğunu belirterek davacı anne ... için 25.000,00 TL ve baba ... için 25.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, anne ... için 75.000,00 TL, baba ... için 75.000,00 TL, kardeş ... için 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 27.05.2013 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında sadece manevi tazminata yönelik taleplerinin olduğunu belirtmiştir.
    Davalı ... davaya cevap vermemiş, davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, maddi tazminata ilişkin davanın konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile davacı anne için 10.000,00 TL, davacı baba için 10.000,00 TL, davacı kardeş için 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 27.05.2013 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalı ..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K.nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulüyle davacılar için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın davacılar yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 07/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.