Esas No: 2021/22
Karar No: 2021/1004
Karar Tarihi: 20.05.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/22 Esas 2021/1004 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/22
Karar No : 2021/1004
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 14/09/2020 tarih ve E:2018/6893, K:2020/7544 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 10/04/2018 tarihli oluruyla onaylanan 1/100.000 ölçekli İzmir-Manisa Planlama Bölgesi Çevre Düzeni Planının İzmir İli, Karabağlar İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ve … parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 14/09/2020 tarih ve E:2018/6893, K:2020/7544 sayılı kararıyla;
Dava konusu planda, ölçeği (1/100.000) göz önünde bulundurulduğunda, parsel bazında kararların üretilmesinin mümkün olamayacağı, genel arazi kullanım kararlarının değerlendirildiği, bölge ve havza bazında mevzuata uygun olarak planlama yapıldığı, koruma kullanma dengesinin gözetilmesi gerektiği alanlarda yapılaşmalarda keyfiliğin önlenmesi ve azami ölçüde korumanın sağlanması için alt ölçekli plan kararlarına esas olacak yapılaşma şartlarını ortaya koyan genel arazi kullanım kararlarının üretildiği görüldüğünden, bu kapsamda uyuşmazlığa konu leke planda davaya konu taşınmazın bölge parkı/büyük kentsel yeşil alan olarak gösterilmesinde şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı,
Kaldı ki, plan notlarında belirtildiği gibi bu planın onayından önce mevzuata uygun olarak onaylanmış imar planları ve mevzi imar planlarının geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, dava dilekçesindeki iddiaları doğrultusunda, dava konusu plan değişikliğinin mevzuata aykırı olarak parçacıl biçimde yapıldığı, bütüncül nitelikte olmadığı, hissedarları olduğu taşınmazların aktif heyelan bölgesinde kalmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu 14/09/2020 tarih ve E:2018/6893, K:2020/7544 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kullanılmayan …- TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacılara iadesine,
4. Kesin olarak, 20/05/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.