Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2527
Karar No: 2020/3528
Karar Tarihi: 28.09.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/2527 Esas 2020/3528 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı taraf, kadastro sonucu devletin tasarrufu altında olan bir taşınmazı ham toprak vasfıyla tescil ettirmiştir. Davacı, kadastro sırasında yanlışlık yapıldığını ve kendisine ait olan yaklaşık 35 dönümlük taşınmazın Hazine adına tespit edildiğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkeme, yapılan yargılama sonucunda, taşınmazın 19.541,37 metrekare yüzölçümlü kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiştir. Ancak, yapılan araştırma ve inceleme yetersiz kalmıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için keşif yapılmalı, hava fotoğrafları, yerel bilirkişi ve tanıklar, ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, harita mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişi katılımıyla yapılan keşif sonrasında tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde deliller birlikte değerlendirilmelidir. Mahkeme kararının kanun maddeleri: Tapu Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'dur.
16. Hukuk Dairesi         2017/2527 E.  ,  2020/3528 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
    KANUN YOLU : TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu, ... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 121 ada 7 parsel sayılı 795.882,66 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek ham toprak vasfıyla davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., kadastro sırasında yanlışlık yapılarak kendisine ait yaklaşık 35 dönüm taşınmazın Hazine adına tespit edildiğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 121 ada 7 parsel sayılı taşınmazın harita mühendisi bilirkişinin raporunda (A) harfi ile gösterilen 19.541,37 metrekare yüzölçümlü kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, hükme esas alınan harita mühendisi bilirkişinin raporunda 121 ada 7 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen temyize konu bölümü üzerinde, davacı yararına, zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Taşınmaz başında yapılan keşifte alınan beyanlar soyut nitelikte olduğu gibi, ziraatçi bilirkişi tarafından hazırlanan rapor da taşınmaz bölümünün niteliğini belirlemekten uzaktır. Ayrıca çekişmeli taşınmaz bölümünün niteliği ile bu taşınmaz üzerindeki zilyetliğin sürdürülüş biçimi ve süresi araştırılmamış, uyuşmazlığın çözümünde hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin en az 3 adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Müdürlüğünden getirtilmeli ve bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve tanıklar ile Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Öğretim Üyelerinden seçilecek 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, serbest çalışan jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişi ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklarından, taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, davacının memuriyet nedeniyle tespit esnasında bulunamadığını dava dilekçesinde belirtmiş olduğu anlaşıldığından, taşınmaz üzerindeki zilyetliğini ne şekilde ve kimin aracılığıyla sürdürdüğü, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunun anlaşılması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanları arasında oluşabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemince giderilmeye çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ile komşu parsellerin toprak yapısının mukayese edilmesi suretiyle, çekişmeli taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini bildiren, taşınmaz bölümünün imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığını, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediğini, edilmiş ise imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmaz bölümü üzerinde sürdürülen zilyetliğin mevcut olup olmadığını ve mevcut ise bu zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü açıklayan, çekişmeli taşınmaz bölümünün her yönünden çekilmiş, üzerinde taşınmaz bölümünün kabaca işaretlendiği renkli fotoğrafları ihtiva eden, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntı ve gerekçeli rapor düzenlemeleri ve bu raporda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün taşınmazın geriye kalan bölümüyle ve komşu taşınmazlarla arasındaki sınırın ne şekilde oluştuğunun ortaya konulması istenilmeli; dosyaya getirtilen hava fotoğrafları üzerinde jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmaz bölümünün hava fotoğraflarında işaretlenmesi suretiyle, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunun, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesine çalışılmalı ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ... temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi