Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2001/2357
Karar No: 2002/2771
Karar Tarihi: 17.09.2002

Danıştay 3. Daire 2001/2357 Esas 2002/2771 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı şirket, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun Geçici 23. maddesinin (a) bendi hükmünden yararlanarak 1998 yılında beyanname vermiştir. Ancak yapılan incelemede, şirketin elinde bulunan birtakım hisse senetlerinin satışından elde edilen gelirin sermayeye eklenmesi nedeniyle kurumlar vergisinden istisna tutulamayacağı kabul edilerek vergi tahakkuk etirilmiştir. Davacı, bu kararı dava etmiştir.
Vergi Mahkemesi, davacının lehine karar vermiştir. Ancak Danıştay Üçüncü Dairesi, mahkemenin kararını bozmuştur. Sonrasında yapılan incelemede, davacı şirketin sermayesine eklediği satış tutarının yasaya aykırı olmadığı sonucuna varılmıştır.
Kararın detayında belirtilen kanun maddeleri:
- Kurumlar Vergisi Kanunu'nun Geçici 23. maddesi (a) bendi: Tam mükellef kurumların aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri gibi atıl kalmış bağlı değerlerin işletmeye kazandırılması ve borçlanma yoluna gidilmeksizin faaliyetlerin öz kaynaklarla sürdürülmesi imkanı sağlanması amaçlanmaktadır.
- 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kan

T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2001/2357
Karar No: 2002/2771

Temyiz Eden : …
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : 1998 takvim yılı kurumlar vergisi beyannamesini Kurumlar Vergisi Kanununun Geçici 23'üncü maddesinin (a) bendi hükmünden yararlanmaları gerektiği görüşüyleihtirazi kayıtla veren davacı şirket adına tahakkuk ettirilen gelir (stopaj) vergisi ve fon payını Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı üzerine yapılan incelemede; davacı şirketin elinde bulundurduğu … Tic.A.Ş.'ne ait hisse senetlerini … A.Ş.'ne satıp tutarını sermayeye ekledikten sonra aynı holdingin iştirak hisselerini satın alması nedeniyle sermayeye eklenen tutarın kurumlar vergisinden istisna tutulamayacağı kabul edilerek kurumlar vergisi tahakkuk ettirilmiş ise de Kurumlar Vergisi Kanununun Geçici 23.maddesinin (a) bendi hükmü ile tam mükellef kurumların aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri gibi atıl kalmış bağlı değerlerin işletmeye kazandırılması ve borçlanma yoluna gidilmeksizin faaliyetlerin öz kaynaklarla sürdürülmesi imkanı sağlanmasının amaçlandığı, olayda, davacı şirketin aktifinde kayıtlı bulunan iştirak hisselerinin satış tutarını kanunun aradığı şartlara uygun şekilde sermayeye eklediği hususunun ihtilafsız olduğu, öte yandan, sözü edilen bend hükmünde belirtilen değerlerin satışından elde edilecek gelirin nasıl değerlendirilmesi gerektiği konusunda bir düzenlemenin de bulunmadığı, bu durumda, davacı şirketin, sermayesini günün ekonomik koşullarını dikkate alarak dilediği alanda değerlendirmesine bir engel bulunmadığından adına yapılan tahakkukun yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle kaldıran … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; dava konusu tahakkukun yasaya aykırı olmadığı ileri sürülerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi : İleri sürülen bozma nedenleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1 numaralı bendinde öngörülen nedenlerden hiçbirisine girmediğinden, temyiz isteğinin reddi ile Danıştay bozma kararına uyularak verilen Vergi Mahkemesi kararının onanması gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkeme kararlarının Danıştay tarafından bozulması hallerinde, mahkemelerce bozmaya ilişkin kararlar üzerine yeniden verilmiş olan kararlara karşı yapılacak temyiz başvurularının, mahkemece bozma kararındaki esaslara uyulmuş olup olmadığı yönünden incelenebileceği, dosyadan da temyiz konusu mahkeme kararının Dairemizin 27.11.2000 günlü ve E:2000/2588, K:2000/3885 sayılı kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler sözü edilen kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına 17.9.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi