2. Ceza Dairesi 2020/17219 E. , 2020/13434 K.
"İçtihat Metni"
Nitelikli hırsızlık suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/1-b, 35, 31/2 ve 62. maddeleri gereğince 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair... 5. Çocuk Mahkemesinin 20/02/2013 tarihli ve 2012/370 esas, 2013/140 sayılı kararının 08/04/2013 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde 09/01/2016 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan dolayı mahkum edildiğinin ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Kanun"un 142/1-b, 35, 31/2 ve 62. maddeleri gereğince 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin... 1. Çocuk Mahkemesinin 07/11/2019 tarihli ve 2019/277 esas, 2019/341 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 15/06/2020 gün ve 94660652-105-34- 823-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/06/2020 gün ve 2020/52907 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 29/11/2018 tarihli ve...karar sayılı ilamında yer alan "...Suça sürüklenen çocuğa yüklenen ve 5237 sayılı TCK"nın 141/1, 143/1, 31/2 maddelerine uyan hırsızlık suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 6 yıllık zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 07.11.2012 tarihi itibariyle durduğu ve suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde işlediği kasıtlı suçtan dolayı verilen hükmün kesinleşmiş olması karşısında, denetim süresi içerisindeki suçun işlendiği 25.08.2013 günü yeniden işlemeye başladığı nazara alındığında 6 yıllık dava zamanaşımının suç tarihi olan 11.05.2009 gününden hüküm tarihine kadar geçmiş bulunduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi yerine yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden...BOZULMASINA" şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,
Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçu 19/03/2012 tarihinde işlediği, anılan tarih itibariyle 12-15 yaş gruba aralığında bulunduğu, ... 5. Çocuk Mahkemesinin 01/11/2012 tarihli oturumunda savunmasının alındığı, hakkında verilen 20/02/2013 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 08/04/2013 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 09/01/2016 tarihinde yeniden suç işlediği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 08/04/2013 tarihi ile denetim süresi içerisinde yeniden suç işlediği 09/01/2016 tarihi arasında dava zamanaşımı süresinin 5271 sayılı Kanun"un 231/8-son cümlesi gereğince duracağı, 5237 sayılı Kanun"un 66/2, 66/1-e maddeleri uyarınca dava zamanaşımının 4 yıl, anılan Kanun"un 66/2, 66/1-e ve 67/4. maddeleri gereğince uzatılmış dava zamanaşımı süresinin ise 6 yıl olduğu dikkate alındığında, sanığın sorgusunun yapıldığı tarih ile hükmün açıklandığı tarih arasında zamanaşımını kesen başkaca bir sebep bulunmadığı, bu haliyle zamanaşımının durduğu 08/04/2013-09/01/2016 tarihleri arasındaki 2 yıl 9 ay 1 günlük sürenin, sanığın sorgusunun yapıldığı 01/11/2012 ile hükmün açıklandığı tarihe kadar geçen süreden mahsup edilmesi sonucu kalan sürede, 4 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu gözetilmeden, sanık hakkında düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ...’ün müştekinin oturduğu binanın bodrum katından gündüzleyin müştekiye ait bazı eşyayı çalmaya teşebbüs etmesi şeklindeki eyleminin TCK’nın 142/1-b, 35, 31/2. maddelerinde öngörülen suçu oluşturduğu ve bu suç için öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanun’un 66/1-e ve 66/2. maddeleri uyarınca hesaplanan 4 yıllık asli dava zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 08.04.2013 tarihi itibariyle durduğu ve suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde işlediği kasıtlı suçtan dolayı verilen hükmün kesinleşmiş olması karşısında, denetim süresi içerisindeki suçun işlendiği 09.01.2016 günü yeniden işlemeye başladığı, suça sürüklenen çocuk ...’ün sorgu tarihi 01.11.2012 ise de, olayın diğer failleri olan suça sürüklenen çocuk ... ve ...’un sorgu tarihlerinin 20/02/2013 olduğu ve TCK’nın 67/2-a maddesi uyarınca 20/02/2013 tarihinde suça sürüklenen çocuk ... hakkında da zamanaşımının kesildiği, buna göre 4 yıllık asli dava zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı nedeniyle duran süre de nazara alındığında mahkumiyet hükmünün verildiği 07.11.2019 tarihine kadar dolmadığı anlaşıldığından; (...) 1. Çocuk Mahkemesinin 07/11/2019 tarihli ve 2019/277 E., 2019/341 K. sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 23/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.