20. Hukuk Dairesi 2011/15743 E. , 2012/3593 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 4.4.2011 tarih, 2010/15230 E., 2011/3786 K. sayılı bozma kararında özetle; "Dosyada mevcut 17.6.2010 tarihli bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmaz üzerinde 15 yıldır tarım yapılmadığı, yabani ve çayır otları ile kaplı olduğu, üzerinde 10 ila 30 yaşlı tek tek ve öbekler halinde meşe ağaçlarının bulunduğu, tarımsal faaliyet olmadığı sürece taşınmazın mevcut bitki örtüsü toprak muhafazasını sağlayacak düzeyde olduğu bildirilmiş olup, taşınmazın 15 yıldır tarımsal amaçla kullanılmamış olması geçici terk sayılamayacağından ve davalı yararına 3402 sayılı Yasanın14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülk edinme koşullarının oluştuğu kabul edilemeyeceğinden davacı Hazinenin taşınmazın tamamına yönelik olarak davasının kabulü ile çekişmeli taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 111 ada 25 nolu parselin davalı adına yapılan tespitin iptaline, orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1995 yılında yapılan ve 05.04.1996 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak; mahkemenin önceki kararında, çekişmeli 111 ada 25 nolu parselin (A) ile gösterilen 15255,71 m2 yüzölçümlü bölümünün davalı adına tesciline, (B) ile gösterilen 1859,68 m2 yüzölçümlü bölümün orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş, karar taşınmazın (A) bölümüne yönelik olarak davacı Hazine tarafından temyiz edilmiş, taşınmazın (B) bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu kesinleşmiştir. Orman ve ziraatçi bilirkişi raporunda taşınmazın (A) ile gösterilen bölümünün orman sayılmayan tarım alanı niteliğindeki yerlerden olduğu anlaşıldığından, bu bölümün tarla niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken hüküm yerinde “ 111 ada 25 nolu taşınmazın orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline ” denilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının birinci bendinin 2. paragrafının kaldırılarak, bunun yerine, “... ili, ... ilçesi, ... köyü, ... mevkii, 111 ada 25 nolu parselin 17/10/2010 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A) ile gösterilen 15255,71 m2 yüzölçümlü bölümün tarla vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, (B) ile gösterilen 1859.68 m2 bölümün orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline ilişkin önceki hüküm temyiz edilmeyerek kesinleştiğinden bu bölüm hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına" cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı peşin temyiz harcının istek halinde iadesine 12/03/2012 günü oybirliği ile karar verildi.