19. Ceza Dairesi 2019/14200 E. , 2020/1818 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanık ...’nun temyiz istemine yönelik incelemede;
Sanığın gıyabında verilen hükmün, aynı zamanda MERNİS adresi olan, mahkemeye son bildirdiği adrese, Tebligat Kanununun 21/2. maddesi uyarınca 08.09.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve temyiz süresinin usulüne uygun yapılan bu tebligattan itibaren başlayarak 15.09.2014 tarihinde sona erdiği anlaşılmakla, hükmü yasal süresinden sonra temyiz etmiş bulunan sanığın temyiz talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarla ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesine ilişkin sevk maddesi olarak TCK"nin 52/2. maddesi yerine TCK"nin 50/1. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan TAPDK"nin katılan olarak kabul edilmesi ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
3-5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
4- Dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmolunması,
5-TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde TCK"nin 52/4 ve CGTİK 106/3. maddeleri gereğince hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMK’nin 322. maddesi uyarınca
a-Hükmün 3. fıkrasında yer alan ""TCK"nin 50/1. maddesi"" ibaresinin çıkarılarak yerine ""TCK"nin 52/2. maddesi"" ibaresinin eklenmesi,
b- Suçtan zarar görmeyen TAPDK"nin katılmasına ilişkin kararın kaldırılarak, hükmün vekalet ücretine ilişkin fıkrasından “katılanlar” ibaresininin çıkartılarak yerine “katılan Gümrük İdaresi’ne” ibaresinin eklenmesi,
c- Hükümden TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine "24/l1/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasına,” ibaresinin yazılması,
d- Hükmün müsadereye ilişkin fıkrasından “ve tasfiyesine” ibaresinin çıkartılması,
e-Hükmün 5. fıkrasından “taksitlerden birisini süresinde yatırmadığı taktirde geri kalan miktarın tamamının sanıklardan alınmasına ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine” ifadesinin çıkarılarak yerine "taksitlerden birisinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilebileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığı"nca hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarına" ibaresinin yazılması suretiyle hükümlerin tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.