19. Ceza Dairesi 2019/12819 E. , 2020/1817 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarla ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesine ilişkin sevk maddesi olarak TCK"nin 52/2. maddesi yerine TCK"nin 50/1. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2-Suçtan doğrudan zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan TAPDK"nin katılan olarak kabul edilmesi ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
3-5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
4- Dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ile katılan ... idaresi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CUMK’nin 322. maddesi uyarınca,
a-Hükmün 3. fıkrasında yer alan ""TCK"nin 50/1. maddesi"" ibaresinin çıkarılarak yerine ""TCK"nin 52/2. maddesi"" ibaresinin eklenmesi,
b- Suçtan zarar görmeyen TAPDK"nin katılmasına ilişkin kararın kaldırılarak, hükmün vekalet ücretine ilişkin fıkrasından “katılanlar” ibaresininin çıkartılarak yerine “katılan ... İdaresi’ne” ibaresinin eklenmesi,
c- Hükümden TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine "24/l1/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasına,” ibaresi yazılması,
d- Hükmün müsadereye ilişkin fıkrasından “ve tasfiyesine” ibaresinin çıkartılması ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre; sanığın şoförlüğünü yaptığı nakliye kamyonunda yapılan aramada suça konu sigaraların ele geçirildiği, olay tutanağında sigaraların ne şekilde paketlendiği hususunda bir tespitin yapılmamış olduğu, sanığın aşamalarda değişmeyen savunmasında ele geçen sigaraların araçta bulunan diğer sanık ... e ait olduğunu, kendisine oyuncak olduğunu beyan ettiğini, sigara olduğunu bilmediğini savunduğu, sanık ...’in de sanık ...’yi doğruladığı anlaşılmakla; sanık ..."e ait olduğu anlaşılan paketlerin içerisinde kaçak sigara olduğunun sanık tarafından bilindiğine ilişkin sanığın mahkumiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilerek beraat yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.