20. Ceza Dairesi 2017/1580 E. , 2019/2883 K.
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARLA
İLGİLİ BİLGİLER
Mahkeme : İSTANBUL Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanığın 04.03.2014 tarihli hükme karşı 14.08.2014 havale tarihli dilekçesiyle eski hale getirme talebinde ve temyiz isteminde bulunduğu anlaşılmakla, ... sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"nın 311. maddesi hükmüne göre eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmuş olması halinde bu talebi inceleme merciinin Yargıtay"ın ilgili dairesi olması karşısında, mahkemenin eski hale getirme talebinin reddine ilişkin verdiği 14.08.2014 tarihli sayılı ek kararın hukuki değerden yoksun bulunduğu kabul edilip bu karar kaldırılmak suretiyle yapılan incelemede;
Sanığın yokluğunda verilen mahkûmiyet kararının mahkemeye “yerleşim yeri” olarak bildirdiği, ancak kovuşturma aşamasında sanık adına tebligat yapılmayan adrese tebliğe çıkarıldığı, muhatabın adreste tanınmadığı ve muhtarın “muhatabın muhtarlık kaydının bulunmadığını” beyan ederek tebligatı iade etmesi karşısında, Tebligat Kanunu"nun 10. maddesi uyarınca sanığın bilinen en son adresinin araştırılması ve bu adrese tebligat yapılması; bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya bu adrese tebligat yapılamaması hâlinde, sanığın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek, bu adrese tebligat yapılması gerektiği gözetilmeksizin; aşamalarda sanığa tebligat yapılmayan adrese, koşulları oluşmadığı halde Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre 22.04.2014 tarihinde usulsüz tebligat yapıldığı anlaşılmakla; sanık müdafinin 14.08.2014 tarihli temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan temyiz incelemesinde;
1-Sanığa, 30.09.2013 tarihinde 10 gün içinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’ne başvurması gerektiği uyarısını içeren çağrı kağıdının adreste tanınmıyor olmasından dolayı 09.10.2013 tarihinde iade edildiği, 28.10.2013 tarihli çağrı kağıdının ise İstanbul Anadolu Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından sanığa daha önce tebligat yapılmayan Kayışdağı mahallesi kayışdağı caddesi nurettin sokak 6/3 Ataşehir/İstanbul adresine Tebligat Kanunu m. 35’ e göre tebliğ edildiği, bu haliyle usulsüz olan tebligata dayanılarak infaz dosyasının kapatıldığı anlaşılmakla, İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 04.03.2014 tarih ve 2014/16 esas 2014/69 sayılı kararıyla denetimli serbestlik tedbirinin devamına karar verilmesi gerekirken yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması, hükümden sonra ... sayılı kanunla yapılan değişiklik uyarınca sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a)Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ... sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile ... sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
b)Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, ... sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 13.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.