10. Hukuk Dairesi 2015/8459 E. , 2015/17837 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Dava, 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık süresinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, uyulan bozma ilamı uyarınca davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davalı Kurum nezdinde kayıt ve tescili bulunmayan, nakliyeci işinden dolayı 17.03.1980-31.03.2003 tarihleri arası vergi kaydı, 02.03.1989-21.06.2005 tarihleri arası Şoförler ve Otomobilciler Odası kaydı, 30.12.1988-08.09.2010 tarihleri arası ... Esnaf ve Sanatkarlar sicil memurluğu kaydı bulunan davacı, 06.01.2011 tarihinde açtığı iş bu dava ile anılan kuruluş kayıtları gözetilerek 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresinin tespitini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı doğrultusunda 01.10.2008 - 08.09.2010 tarihleri arası dönem yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, Dairemizin 19.02.2014 tarihli bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir.
Ayrıntıları Dairemizin 19.02.2014 günlü bozma kararında belirtildiği üzere; Davanın yasal dayanaklarından olan 1479 sayılı Kanunun, 02.08.2003 günü yürürlüğe giren 4956 sayılı Kanunla değişik 24. maddesinde, kanunla ve kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulu sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, esnaf ve sanatkârlar ile diğer bağımsız çalışanlardan ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya basit usulde gelir vergisi
yükümlüsü olanlar ile gelir vergisinden muaf olanlardan Esnaf ve Sanatkârlar Sicili ile birlikte kanunlu kurulu meslek kuruluşuna yöntemince kayıtlı olanların bu Kanuna göre sigortalı sayılacakları belirtilmiş, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar yönünden zorunlu sigortalılık için gelir vergisi yükümlüsü olma koşulu korunup, gelir vergisinden bağışık tutulanlar için yalnızca esnaf ve sanatkâr siciline kayıt zorunluluğu aranmıştır.
Yukarıdaki yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında, davaya ve uyuşmazlığa konu olan 01.10.2008-08.09.2010 tarihleri arası dönem yönünden, 5510 sayılı Yasanın 4/1-b madde hükmü kapsamında (mülga1479 Sayılı Yasanın 24. maddesi hükmüne göre) ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya basit usulde gelir vergisi yükümlüsü olmak, gelir vergisinden muaf olanlar yönünden de Esnaf ve Sanatkâr Siciline yöntemince kayıtlı bulunmak, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın karinelerini oluşturmakta ise de, zorunlu sigortalılık için ön koşul, başka sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalmak kaydıyla herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışma olgusunun gerçekleşmesidir. Dolayısıyla anılan dönemde davacının gelir vergisinden muaf olup olmadığı vergi dairesinden sorularak usulünce araştırılmalı, sicil kaydının nakliye işinden ve 08.09.2010 tarihi itibarıyla sona ermiş olması da dikkate alınarak, üzerine kayıtlı ticari araş kaydı ve bu anlamda bağımsız çalışmanın varlığı yeniden ve usulünce araştırılıp varılacak sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.