Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/102
Karar No: 2018/5571
Karar Tarihi: 07.11.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/102 Esas 2018/5571 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı banka, davalı hakkında kredi borcundan kaynaklı alacak için takip başlatmıştır. Ancak borçlu itiraz etmiştir ve takip durdurulmuştur. Bunun üzerine davacı banka, itirazın haksız olduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın tahsiline karar verilmesi talebiyle dava açmıştır. Davalı ise kredi sözleşmesini imzalamadan önce kendisine sözleşmenin okutulmadığını ve kandırıldığını savunmuştur. Mahkeme, borçlunun itirazının haksız olduğunu ve davacı bankanın talebini kabul etmiştir. Ancak Yargıtay, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan uyuşmazlığı çözmek için uzman bir bilirkişiye başvurulması gerektiğini ve sadece hukukçu bilirkişinin raporuna dayanılarak verilen kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek hükmü bozmuştur.
Kanun Maddeleri: Bankacılık Kanunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu
19. Hukuk Dairesi         2018/102 E.  ,  2018/5571 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -

    Davacı vekili, davalı hakkında kredi borcundan kaynaklı alacak için ...2. İcra Müdürlüğünün 2013/3552 esas sayılı icra dosyası üzerinden ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, ancak itirazın haksız olduğunu ileri sürerek yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 40 dan aşağı olmamak üzere icra tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ...2. İcra Müdürlüğünün 2013/3558 esas numaralı dosyası ile takip başlatılan diğer borçlulardan AFK Aliminyum Ltd. Şti.nin borcuna % 1 oranında kefilliğinin olduğunu, şirket hissedarı olduğu için kendisinin de kredi sözleşmesinde imzasının bulunması gerektiğinden imzasının alındığını, müvekkiline kredi sözleşmesi okutulmadan kredi sözleşmesi imzalatılmış olduğunu, davalı bankadan kullanılan kredi çok düşük olmasına karşın müvekkiline 200.000,00 TL"lik kredi sözleşmesi imzalatılmış olduğunu, davalı bankanın davalıyı kandırarak imzasının alındığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu neticesinde, borçlu ... ile davacı banka arasında 24/03/2011 tarihli Genel Kredi sözleşmesi imzalandığı, genel kredi sözleşmesinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak ...Aliminyum Ltd. Şti. ile birlikte imzalarının bulunduğu, davacı banka tarafından ...2. İcra Müdürlüğünün 2012/2074 nolu dosyası ile başlatılan takibe dayanak borcun belirtildiği ödeme emrinde söz konusu borcun kredi kartlarından kaynaklandığının belirtildiği, davalının davacı banka ile genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzalamış olduğu belirtilmiş ise de, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere; dosyadaki ödeme tutarında 200.000,00 TL olarak gözüken..., ..., ... tarafından imzalanmış olduğu belgede lehtarının bulunmadığı, tanzim tarihinin bulunmadığı, vade tarihinin bulunmadığı, bu belgenin kredi ilişkisinde kefalet belgesi olarak kabulüne olanak bulunmadığı, bu nedenle davalının ...2. İcra Müdürlüğünün 2013/3552 esas nolu dosyasında takip konusu edilen 55300497190500002 nolu kredinin tarafı veya kefili kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Dava, davacı banka tarafından dava dışı kredi müşterisinin açılan krediden kaynaklı alacağın davalı kefilden tahsilini amaçlayan takibe itirazın iptali davasıdır. Uyuşmazlık, bankacılık işlemlerinden kaynaklanmakta olup çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirmektedir. Bu durumda mahkemece, bankacılık konusunda uzman bir bilirkişiden banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınıp tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, sadece hukukçu bilirkişiden alınan raporun hükme dayanak yapılması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 07/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi