19. Ceza Dairesi 2019/5726 E. , 2020/1798 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A)Sanık ... hakkında kurulan hükme ilişkin temyiz istemlerine yönelik incelemede,
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-5237 sayılı TCK"nin 51/8. maddesi uyarınca denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği takdirde ertelenmiş bulunan hapis cezasının infaz edilmiş sayılacağının sanığa ihtar edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
3- Marker seviyesinin geçersiz olduğu hususunda itiraz ve tereddüt bulunmayan kaçak petrol ile ilgili bilirkişi raporu alınarak sanık aleyhine sebep olmadığı yargılama giderine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca hükmün ertelemeye ilişkin bölümün sonuna “5237 sayılı TCK"nin 51/8. maddesi uyarınca denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği takdirde ertelenmiş bulunan hapis cezasının infaz edilmiş sayılacağının sanığa ihtarına” yazılmak, TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkartılıp, yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına,” ibaresi yazılmak ve hükmün yargılama giderine ilişkin (F) paragrafı karardan çıkartılarak yerine “Sanıkların sebep olmadıkları bilirkişi gideri düşüldükten sonra kalan 24 TL yargılama giderinin sanık ... için yapılan kısmının 6183 sayılı Kanun"un 106. maddesinde belirlenen sınırın altında kalması nedeni ile 5271 sayılı CMK"nin 324/4. maddesi uyarınca kamu üzerinde bırakılmasına,” yazılmak suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun, DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B)Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde,
Başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin, TCK"nin 191/1. maddesi uyarınca hükmolunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olması ve 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değiştirilmiş olması ve anılan Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesindeki düzenleme karşısında; bu suç yönünden uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılıp tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmesi zorunluluğu,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
3-Marker seviyesinin geçersiz olduğu hususunda itiraz ve tereddüt bulunmayan kaçak petrol ile ilgili bilirkişi raporu alınarak sanık aleyhine sebep olmadığı yargılama giderine hükmedilmesi,
Kabule göre de,
Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezaları için TCK’nin 58. maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilirken hiç bir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının TCK"nin 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.