2. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/7966 Karar No: 2019/12793
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/7966 Esas 2019/12793 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karşılıklı boşanma davasında mahkeme tarafından verilen karar temyiz edilmiş ve Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından incelenmiştir. Tarafların arasındaki ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olayların kusur dereceleri ve kişilik haklarının ihlali dikkate alındığında, davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatın yetersiz olduğuna karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi ve Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekmektedir. Kadının yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği ancak daha uygun bir miktar belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bozma ilamına uyulmadığı ve usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde talebin tümden reddedildiği için kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri açıklanarak, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi hakkaniyet ilkesini ve Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri tazminatların belirlenmesinde dikkate alınan hükümleri içermektedir.
2. Hukuk Dairesi 2019/7966 E. , 2019/12793 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; tazminatların miktarı, lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi ve kişisel ilişki düzenlemesi yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile reddedilen kendi tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı -karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Davacı-karşı davalı kadın hakkında mahkemece bozma öncesi yaptırılan ekonomik ve sosyal durum araştırma tutanağında kadının ev hanımı olduğu, düzenli bir geliri ve mal varlığının bulunmadığı bildirilmiştir. Yapılan yargılama sonucunda kadın yararına aylık 1000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, her iki tarafın da temyizi üzerine Dairemizce, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakasının çok olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davacı-karşı davalı kadının SGK kaydından sosyal güvenceli bir işe girdiği, dava tarihi sonrası itibariyle gelir elde ettiği ve çalıştığı gerekçesiyle yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Dairemizin 2016/14749 Esas, 2018/4516 Karar sayılı, 04.04.2018 tarihli bozma ilamı uyarınca kadının yoksulluk nafakasına hak kazandığı ancak miktarının yüksek bulunduğu açık olup mahkemece bozma ilamına uyulmakla kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedileceği yönünde usuli kazanılmış hak oluşmuştur. O halde, davacı-karşı davalı kadın yararına oluşan bu usuli kazanılmış hak gözetilmek ve bozmanın gereği yerine getirilmek suretiyle daha uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilecek yerde usuli kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde talebin tümden reddi yönünde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.12.2019 (Prş.)