9. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/766 Karar No: 2013/10074 Karar Tarihi: 26.03.2013
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/766 Esas 2013/10074 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2011/766 E. , 2013/10074 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. üküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, davalı ...’nin şirketi olan diğer davalı ... Şirketinin taşeronu olan davalı ... Şirketinin işçisi ve güvenlik görevlisi olarak parkta çalıştığını, hastalığı nedeniyle raporlu olduğu sırada işten çıkarıldığını belirterek, kıdem tazminatının ödetilmesini istemiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalılar, davanın reddini istemiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu ve davacının iş sözleşmesinin raporlu olduğu sırada hasız olarak feshedildiği sonucuna varılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalılar temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Somut olayda davacının iş sözleşmesi, son alt işveren olan davalı ... Şirketi tarafından İş Kanunu’nun 25/I maddesi uyarınca sağlık nedeniyle 17.10.2008 günü feshedilmiştir. Davacı, serebral enfarktüs tanısı ile 28.01.2008 günü hastaneye yatmış ve 24.04.2008 günü düzenlenen sağlık raporu uyarınca 16.04.2008 gününden geçerli olmak üzere 6 ay istirahat raporu verilmiştir. Rapor bitim tarihi ise 16.10.2008 olup, bundan 1 gün sonra işverence bildirimsiz fesih yapılmıştır. Yapılan fesih işlemi İş Kanunu’nun 25/I maddesine dayandığından davacının kıdem tazminatını kazanacağı açıktır. Ancak bu maddeye göre yapılan fesihlerde işçinin çalışma süresinin, İş Kanunu’nun 17. maddesindeki ihbar öneline 6 haftanın ilave edilmesi ile buluncak azami süreyi aşan kısmın kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmaması gerekmektedir. Somut olayda davacının ihbar öneli hakkı 8 hafta olup, buna 6 haftanın da eklenmesi hâlinde kabul edilecek çalışma süresi 14 hafta olmaktadır. Rapor başlangıcından itibaren 14 haftayı aşan kısım, kıdem tazminatına esas süreden dışlanmalıdır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda kıdem tazminatı hesaplamasında davacının çalışma süresinin sonu olarak rapor bitim tarihi olan 17.10.2008 günü esas alınmıştır. Davacının tedavisine başlandığı 24.01.2008 gününden itibaren hesaplanacak 14 haftalık sürenin son günü kıdem tazminatı hesabına esas sure olarak kabul edilip davacının alacağının hesaplanması gerekirken, bu süreyi aşarak sonuca giden bilirkişi raporuna gore karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 26.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.