14. Hukuk Dairesi 2016/16908 E. , 2019/3590 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-asli müdahiller vekili tarafından, davalı aleyhine 06.03.2014 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; karar verilmesine yer olmadığına (davanın konusuz kalması nedeniyle) dair verilen 31.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-asli müdahiller vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacılar/asli müdahiller, üzerinde kat mülkiyeti ya da kat irtifakı kurulmamış 178 ada 36 parsel sayılı taşınmazın maliki ... tarafından Karabük 1. Noterliğinin 24.01.1992 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile taşınmaz üzerindeki binada 3/20 hisseye isabet eden 3 numaralı daire ve eklentisi kömürlüğün 15.000.000 eski TL bedelle asli müdahil ..."a; 3/20 hisseye isabet eden 4 numaralı daire ve eklentisi kömürlüğün 15.000.000 eski TL bedelle dava dışı ... "ya; ... 1. Noterliğinin 19.06.1992 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 3/20 hisseye isabet eden 1 numaralı daire ve eklentisi kömürlüğün 10.000.000 eski TL bedelle asli müdahil İbrahim Topçakal"a; dava dışı ... tarafından da Karabük 2. Noterliğinin 28.06.1996 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 3/20 hisseye isabet eden 4 numaralı daire ve eklentisi kömürlüğün 30.000.000 eski TL bedelle asli müdahil ..."e satıldığını, satış bedellerinin nakden ve peşinen ödendiğini, malik ..."ın ana taşınmazı 13.05.2013 tarihli satış akdi ile ..."ya tapuda devrettiğini, ..."nun da vekili ... aracılığıyla 14.05.2013 tarihli satış akdi ile tapuda davalı ..."e temlik ettiğini ileri sürerek önceki malik ... tarafından son kayıt maliki ... aleyhine irade fesadına dayalı olarak Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/197 Esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptali ve tescil davasına, 06.03.2014 tarihli harçlandırılmış dilekçeleri ile asli müdahil olarak katılmak istediklerini belirterek tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuşlardır.
Davalı ..., asli müdahale taleplerinin reddini savunmuştur.
Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/197 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu 22.10.2015 tarihli ve 2015/378 Karar sayılı karar ile davanın kabulüne ve 178 ada 36 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline; asli müdahale taleplerinin ise bu dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydına karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmeksizin 30.12.2015 tarihinde kesinleşmiştir.
Tefrik edilen asli müdahale talepleri ise mahkemenin yukarıda belirtilen esas numarasına kaydedilmiş; mahkemece, 01.03.2016 tarihli duruşmada asli müdahillere tapu kayıt maliki ... aleyhinde satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası açmak üzere süre verilmesi üzerine asli müdahiller tarafından Karabük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/100 Esas sayılı dosyası ile 15.03.2016 tarihinde son tapu kayıt maliki ... aleyhinde tapu iptali ve tescil davası açılmış; bu kez mahkemece, 17.03.2016 tarihli ve 2016/89 Karar sayılı karar ile aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunması nedeniyle anılan dosyanın eldeki dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, asli müdahiller tarafından tapu kayıt maliki ... aleyhinde dava açılması nedeniyle davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hükmü, davacılar-asli müdahiller vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gereğince;
Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bunların yanında hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (HMK m.26/1)
Somut olaya gelince; her ne kadar mahkemece, asli müdahiller tarafından tapu kayıt maliki ... aleyhinde dava açılması nedeniyle davanın konusuz kaldığından söz edilerek karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmuş ise de, asli müdahiller tarafından tapu kayıt maliki aleyhinde satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemiyle açılan bu dava eldeki dava ile birleştirilmiş olup mahkemece, birleştirilen dava hakkında da tarafların tüm delilleri toplanıp birlikte değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, birleştirilen dava gözardı edilerek asıl davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş; bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.04.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.