Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7239
Karar No: 2018/1164
Karar Tarihi: 22.02.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/7239 Esas 2018/1164 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/7239 E.  ,  2018/1164 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Asıl ve birleşen davada, davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/03/2008 (asıl dava) - 31/07/2008 (birleşen dava) günlerinde verilen dilekçeler ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen 29/01/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Asıl ve birleşen dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Asıl ve birleşen davada davacı vekili, davalının 08/10/1998 tarihinde ... Sağlık Ocağında görevliyken, Sağlık Ocağına hasta olarak gelen ... isimli çocuğa yaptığı enjeksiyon neticesinde, adı geçen çocukta düşük ayak olayı denilen bir rahatsızlığın meydana geldiğini, bu nedenle müvekkili idare aleyhine ... İdare Mahkemesinin 2001/394 esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını, verilen kararın icra takibine konulduğunu, idarenin ödeme yapmak zorunda kaldığını, davalının yanlış iğne yapmak suretiyle devleti zarara uğrattığını belirterek, ödenen miktarın davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin davaya konu olayda bir kusurunun bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, davalının olayda 4/8 oranında kusurlu olduğu, davacı idarenin yapmış olduğu ödemeler sonucu kusurlu personeline rücu hakkı doğduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından, davaya konu olay nedeniyle davalı ebe hakkında, ...Asliye Ceza Mahkemesinin 1999/286 esas sayılı dosyası üzerinden ceza davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde 4616 sayılı Kanun uyarınca kamu davasının ertelenmesine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır.Ceza yargılaması sırasında alınan 27/10/2000 tarihli Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu raporunda; iğneyi yapan hemşirenin 4/8 oranında kusurlu olduğu yönünde mütalaada bulunulmuş, taraflarca rapora itiraz edilmiş, bu safhada 4616 sayılı yasanın yürürlüğe girmesi üzerine, ceza mahkemesince başkaca bir inceleme yapılmaksızın kamu davasının ertelenmesine hükmedilmiştir. TBK"nun 74. (BK"nun 53.) maddesi uyarınca hukuk hakimi yönünden bağlayıcı bir mahkumiyet kararı verilmemiştir. Öte yandan; ... İdare Mahkemesinin 2006/2363 (bozma ilamı öncesi 2001/394) esas sayılı dosyasında ise; davalı davanın tarafı olmadığı gibi, dava kendisine ihbar da edilmemiştir. İdare Mahkemesi kararının davalı yönünden bağlayıcı olduğu düşünülemez.Tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur. Tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğu göz önünde tutulur. Diğer bir deyişle; tazminatı ödeyen davacı idare, ancak kusuru oranında personeline rücu edebilir. Fakat mahkemece, kusur durumunun belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır. Davaya konu zararlandırıcı olayın gerçekleşmesinde davalının kusuru bulunup bulunmadığı hususunda bilirkişi raporu alınmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi