2. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/4244 Karar No: 2008/830
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2007/4244 Esas 2008/830 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2007/4244 E. , 2008/830 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Burdur Aile Mahkemesi TARİHİ :12.12.2006 NUMARASI :Esas no:2006/29 Karar no:2006/536
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, nafakalar, tazminatlar ve ziynet bedeli yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *davacı kadının güven sarsıcı davranışlar içinde bulunduğu ve evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun anlaşılmasına, göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Toplanan delillere göre davacı kadının çorap fabrikasında çalıştığı, düzenli ve yeterli bir gelirinin bulunduğu, Türk Medeni Kanununun 175. maddesi şartlarının davacı yararına gerçekleşmediği anlaşıldığından, davacının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanmaya neden olan olaylarda davacı ve davalı eşit kusurludur. Eşit kusurlu davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru değildir. (TMK. md. 174/1-2) İsteğin reddi gerekirken kabulüne karar verilmiş olması da doğru görülmemiştir. 4- Hüküm fıkrasında ziynetlerin cins, nitelik ve miktarı tek tek gösterilmemiştir. #Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388/5. maddesi, hükmün sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer, açık , şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. Gerekçeli kararın da kısa karara uygun düzenlenmesi zorunludur. (HUMK. m. 381/2). Dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde * hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2, 3, 4. bentlerde açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan yönlerinin ise yukarıda l. bentte açıklanan nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.04.02.2008 pzt.