Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm manevi tazminat, nafaka, velayet yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1-Davacı anne, dava sırasında, akıl hastalığı sebebiyle 23.6.2005 tarihinde verilen kararla Türk Medeni Kanununun 405. maddesi gereğince kısıtlanmış ve vesayet altına alınmıştır.Ana ve baba evli değilse velayet anaya ait ise de (TMK. 337/1.) ana kısıtlandığına göre, Türk Medeni Kanununun 337/2. maddesi uyarınca işlem yapılması gerekirken bu husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
2-Davacı annenin manevi tazminat isteği, haksız eyleme dayalı olup, Borçlar Kanununun 49.ncu maddesinden kaynaklanmaktadır. Bu istek 4787 sayılı Kanunun 4.ncü maddesi gereğince Aile Mahkemesinin görevi dışında olup, genel mahkemelerin görevine girmektedir.O halde, manevi tazminat isteğinin tefrik edilerek bu bölüm yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ. Temyiz edilen kararın yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, 1. bentteki bozma sebebine göre davalının nafakaya ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.04.02.2008 Pzt.2