19. Ceza Dairesi 2019/18527 E. , 2020/1788 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ;
I- Sanık ..."in temyiz istemine yönelik incelemede;
Ele geçirilen gümrük kaçağı sigaraların miktarına göre, temel cezada TCK"nin 61 ve 3/1. maddeleri uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerektiğinin gözeltilmemesi ve sanık hakkında 5000 TL adli para cezasına hükmolunduğu halde neticeten 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu ve TCK"nin 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
2- Adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nin 52/2. maddesi yerine 50/1. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3- Atılı suçun niteliğine göre suçtan zarar görmeyen Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
4- Suça konu sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt olmadığının anlaşılması karşısında; suçun sübutu ve nitelendirilmesi açısından etkisi olmadığı halde keşif yapılarak, sanığın sebep olmadığı yargılama ücretinin sanığa yükletilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca, hüküm fıkrasından TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragraf çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresinin yazılması, hükmün adli para cezasına ilişkin fıkrasından ""50/1"" ibaresi çıkarılarak yerine ""52/2"" ibaresinin yazılması, hükümden Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu lehine vekalet ücretine ilişkin kısmın çıkarılması ve yargılama giderine ilişkin kısım çıkarılarak yerine ""Sanıkların sebep olmadıkları keşif gideri düşüldükten sonra kalan 37,65 TL yargılama giderinin sanık ... için yapılan kısmının 6183 sayılı Kanunun 106. maddesinde belirlenen sınırın altında kalması nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 324/4. maddesi uyarınca kamu üzerinde bırakılmasına"" ibaresinin yazılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Katılan vekilinin sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne ve suçta kullanılan nakil aracının iadesine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 30/09/2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, Şereflikoçhisar Asliye Ceza Mahkemesince verilen 2014/74 (E) - 2015/514 (K) sayılı hükmün Dairemizce incelenerek aynı gün bozulmasına karar verilmesi karşısında;
Anılan dava ile iş bu dava birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
Kabule göre de;
1- Ele geçirilen gümrük kaçağı sigaraların miktarına göre, temel cezada TCK"nin 61 ve 3/1. maddeleri uyarınca teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerektiğinin gözeltilmemesi ve sanık hakkında 5000 TL adli para cezasına hükmolunduğu halde neticeten 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi,
2- Ele geçen kaçak eşyanın, nakil aracının taşıma kapasitesine göre miktar veya hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturduğu, ancak iyiniyet unsurunun tespiti bakımından, suç tarihi öncesinde aracın fiilen kim tarafından kullanıldığı hususunun kolluk marifetiyle araştırılması, kayıt malikinin ve sanık ..."ın kendisinden emaneten aldığını belirttiği galercilik yapan Burhan Turgut isimli kişinin dinlenilmesi, ve sonucuna göre müsaderesine ya da iadesine karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu ve TCK"nin 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
4- Adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nin 52/2. maddesi yerine 50/1. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
5- Atılı suçun niteliğine göre suçtan zarar görmeyen Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
6- Suça konu sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt olmadığının anlaşılması karşısında; suçun sübutu ve nitelendirilmesi açısından etkisi olmadığı halde keşif yapılarak, sanığın sebep olmadığı yargılama ücretinin sanığa yükletilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.