Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/9528
Karar No: 2010/2592
Karar Tarihi: 10.3.2010

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/9528 Esas 2010/2592 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sulh Hukuk Mahkemesi, bir taşınmazın paydaşlığının giderilmesi istemine ilişkin davada satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş, ancak davalı kayyım vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme, davalı kayyım vekilinin temyiz itirazlarını kabul etmemiş ve kararın bozulmasına karar vermiştir. Davalı kayyım vekilinin satışın paydaşlar arasında yapılmasına ilişkin temyiz itirazlarına mahkemece değer verilmediği görülmektedir. Ancak, mahkeme dava konusu edilen taşınmazın paydaşlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verirken, Türk Medeni Kanunu’nun 699/son maddesi uyarınca tüm paydaşların rızasının bulunması gerektiğini hatırlatmaktadır. Duruşmalara tüm hissedarlar katılmadığı gibi katılan paydaşların da bu konudaki beyanları alınmamıştır. Bu sebeple taşınmazın hissedarlar arasında satılması konusunda paydaşlar arasında ittifak bulunmadığından, taşınmazın umum arasında, açık artırma usulü ile satılması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu’nun 699/son maddesi.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2009/9528 E.  ,  2010/2592 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalı kayyım tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Uyuşmazlık, bir adet taşınmazın ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme, satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş, hüküm, davalı kayyım vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere, mevcut deliller taktir edilerek karar verilmiş olmasına, taktirde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı kayyım vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davalı kayyım vekilinin satışın paydaşlar arasında yapılmasına ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı vekili, dava dilekçesinde, ... parsel sayılı taşınmazın paydaşlar arasında açık arttırma ile satışı suretiyle ortaklığın giderilmesini istemiş, davalılardan ... ve ..., bilirkişi raporunu kabul ettiklerini belirterek taşınmazın satış suretiyle ortaklığının giderilmesini savunmuş, diğer davalılar duruşmalara katılmamışlardır.
    Paydaşlığın giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Tapu kaydı getirilerek paydaşlık yada ortaklığın durumu belirlenmelidir.
    Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmesi gerekir. Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine tabi ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
    Olayımıza gelince; mahkemece, dava konusu edilen ... parsel sayılı taşınmazın paydaşlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir. Taşınmazın hissedarlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilebilmesi için, Türk Medeni Kanunu’nun 699/son maddesi hükmü uyarınca tüm paydaşların rızasının bulunması gerekir. Duruşmalara tüm hissedarlar katılmadığı gibi katılan paydaşların da bu konudaki beyanları alınmamıştır. Bu durumda taşınmazın hissedarlar arasında satılması konusunda paydaşlar arasında ittifak bulunduğundan söz edilemez. O halde mahkemece, dava konusu edilen taşınmazın umum arasında, açık artırma usulü ile satışına karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek, yazılı şekilde taşınmazın paydaşlar arasında satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi hatalı görüldüğünden hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (2) No’lu bentte açıklanan nedenlerle davalı kayyım vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.3.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi