Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2020/2451
Karar No: 2021/1696
Karar Tarihi: 24.05.2021

Danıştay 2. Daire 2020/2451 Esas 2021/1696 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/2451
Karar No : 2021/1696

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda ... Dairesi Başkanı olarak görev yapmakta olan davacının, bu görevinden alınarak İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı'na mühendis olarak atanmasına ilişkin ... günlü, ... sayılı işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararıyla; daire başkanlığı kadrosunun üst düzey kadro olduğu, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları, ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda atama yapma ve görevden alma konusunda idarelere tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabul edilmesinin, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı gibi belediye başkanlarının görevlerini kamu görevlisi olarak yürütmesine karşın görevlerinin seçim süresi ile sınırlı bulunduğu, yürütülen görevin devamı için seçimlerde tekrar başarılı olunmasının zorunlu olduğu, seçilmiş kamu personeli olan belediye başkanlarının, atama suretiyle görev yapan kamu personelinin görevlerinin gereği gibi ve başarılı bir biçimde yürütülememesi halinde doğacak müeyyidelerin yanında bir de seçilememek suretiyle bu görevinin sona ermesi sonucuyla karşılaşacağından, görev yapacağı personeli seçme ve atama hakkı ile yetkide paralellik ilkesi gereğince görevden alma hakkının olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, daire başkanlığı görevini yürüten davacının, bu görevinden alınması yolunda tesis edilen işlemde hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı, ayrıca, davacı tarafından Etüt ve Projeler Dairesi Başkanlığı görevinden alınarak Genel Sekreterlik bünyesine mühendis olarak atanmasına ilişkin ... günlü, ... sayılı işlemin iptaline ilişkin ... İdare Mahkemesi'nin ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararının dava konusu işlemle yok sayıldığı, Mahkeme kararının uygulanmadığı iddia edilmiş ise de; ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... gün ve E: ..., K: ... sayılı kararı ile, anılan kararın kaldırılarak davanın reddine karar verildiği anlaşıldığından davacının bu iddiası yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; davalı idare emrinde daire başkanı olarak görev yapan davacının bu görevinden alınmasına yönelik işlemde davalı idarece herhangi bir gerekçe ileri sürülmediği gibi davacının görevinde başarısızlığı ya da yetersizliği hususunda somut bir neden de ortaya konulmadığı, davacı hakkında yapılmış herhangi bir soruşturma veya verilmiş bir disiplin cezasının olmadığı, somut bir neden ortaya konulmaksızın salt takdir yetkisi kullanılarak tesis edilen dava konusu idari işlemde ve davanın reddine dair istinafa konu kararda hukuka uyarlık görülmediği, öte yandan; Anayasanın 125. maddesindeki idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğuna dair hüküm uyarınca da, hukuka aykırılığı yargı kararıyla sabit olan dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi gerekeceğinin de tabii olduğu, nitekim benzer bir uyuşmazlığa ilişkin olarak Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 02/05/2019 tarih ve E:2018/844, K:2019/2099 sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, istinafa konu ... İdare Mahkemesinin ... gün ve E: ... , K: ... sayılı kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline, davacının yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; 657 sayılı Yasanın 76. maddesi gereği takdir hakkı sınırları aşılmadan dava konusu işlemin tesis edildiğinin kabulu gerektiği, idarede atamaya yetkili amir olan belediye başkanının, kendisine verilen görev ve yetkilerin etkin ve verimli bir şekilde uygulanabilmesi için gerekli önlemleri almakla yükümlü olup, en üst harcama yetkilisi olarak Daire Başkanlarının atamalarında daha geniş takdir hakkına sahip olduğu, takdir hakkının dar yorumlanmasının adeta yerindelik denetimi yapıldığı anlamına geldiği, aynı konudaki davalarda farklı kararlar verildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, 2577 sayılı Yasanın 17/2. maddesi uyarınca duruşma yapılmasına gerek görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacının Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı ... Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken Genel Sekreterlik bünyesine mühendis olarak atanmasına ilişkin ... günlü, ... sayılı işlemin iptali ile parasal haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın uygulanması amacıyla 01/08/2019 günlü işlemle ... Daire Başkanlığına atandığı, bilahare dava konusu ... günlü, ... sayılı işlemle bu görevinden alınarak İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığına mühendis olarak atamasının yapılması üzerine temyizen incelenmekte olan işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan, söz konusu mahkeme kararı, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararı ile kaldırılarak, davanın reddine hükmedildiği, anılan kararın temyizi üzerine Dairemizin 05/11/2020 günlü, E:2020/508, K:2020/3278 sayılı kararıyla bozulduğu, bozma kararına uyularak verilen ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararıyla, mahkeme kararının hukuka ve usule uygun olduğu belirtilerek, istinaf başvurusunun reddine karar verildiği ve temyiz edilmekle Dairemizin 24/05/2021 günlü, E:2021/16187, K:2021/1694 sayılı kararıyla onandığı görülmüştür.

İLGİLİ MEVZUAT :
Anayasa'nın 138. maddesinin son fıkrasında, “Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez.” kuralına yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesinin 1. fıkrasında, “Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. ...” hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdarenin yargı kararlarına uyması ve bu kararların gereklerine göre gecikmeksizin işlem tesis etmek ya da eylemde bulunmak zorunda olması aynı zamanda “Hukuk Devleti” ilkesinin de bir gereğidir. Anayasanın 2. maddesinde yer alan bu ilke uyarınca idarenin mahkeme kararlarını “aynen” ve “gecikmeksizin” uygulamakla yükümlü olduğu açıktır.
Olayda, ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararının 26/04/2019 tarihinde davalı idareye tebliğ edildiği, davacı hakkında verilen yargı kararının 01/08/2019 tarihinde uygulanarak Daire Başkanlığına ataması yapıldıktan çok kısa bir süre (15 gün) sonra 16/08/2019 tarihinde tesis edilen işlemle yine bu görevden alınarak mühendis kadrosuna atandığı göz önünde bulundurulduğunda, dava konusu işlemin yargı kararının uygulanmasından kaçınılması anlamına geldiği açıktır.
Bu itibarla, yargı kararını bertaraf edecek şekilde, davalı idare tarafından, kamu yararı ile hizmet gereklerine aykırı olarak kullanılan takdir yetkisi çerçevesinde kurulan dava konusu işlemde hukuka uyarlık, dava konusu işlemin iptali ile parasal hakların yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi kararında ise sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi