Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2018/738
Karar No: 2021/3241
Karar Tarihi: 24.05.2021

Danıştay 9. Daire 2018/738 Esas 2021/3241 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2018/738
Karar No : 2021/3241

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:2018/33 sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: ... İtriyat Medikal Gıda Tic. Ltd. Şti.'nin vergi borçları nedeniyle davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen 01/11/2016 tarih ve ...,…,… ve … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesi … tarih ve E:… K:… sayılı kararıyla; şirket ortağı olan davacının sorumlu olduğu dönemlere ilişkin alacağın şirket nezdinde usule uygun olarak kesinleştirildiği, amme alacağının tahsili için yapılan mal varlığı araştırmasında şirket adına herhangi bir taşınmaza ve bankalar nezdinde herhangi bir hak ve alacağa rastlanılmadığı, şirket adına kayıtlı olduğu tespit edilen araçlar üzerine haciz tatbik edildiği, ancak yapılan sorgulama sonucunda araçların bir kısmında davalı idare haczinden önce rehinli alacakların bulunduğu, bir kısmında ise davalı idare haczi yanından icra dairelerince de haciz kayıtlarının bulunduğu, şirketin 20/12/2016 tarihi itibarıyla vadesi geçmiş toplam 406.192,10 TL borcu olduğu, bu haliyle amme alacağının şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyeceği anlaşıldığından ortak sıfatıyla hissesine isabet eden kısımların tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu ve kararın kaldırılmasını gerektiren başka bir neden de bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusu reddedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:Vergi dairesince sadece hacizlerin konulduğu herhangi bir satış işlemi gerçekleştirmediği,bu nedenle borcun tahsilinin amme borçlusu şirketten sağlanamayacağının net olarak saptanmadığı,sorumluluğun hisse devir tarihine kadar muaccel olan borçlarla sınırlı tutulması gerektiği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK …'NIN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davacının duruşma istemi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununun 17/2. maddesi uyarınca uygun görülmeyerek işin esasına geçildi;

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:
... İtriyat Medikal Gıda Tic. Ltd. Şti.'nin vergi borçları nedeniyle davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen 01/11/2016 tarih ve ...,…,… ve … sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları, 54. maddesinde, müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının tahsil dairesince cebren tahsil edileceği, 55. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan şeklinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan şeklinde de, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde vergi mahkemesi nezdinde dava açabileceği belirtilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen kanun maddelerinin değerlendirilmesinden şirket ortağı sıfatıyla ilgili kişilerin takip edilebilmesi için, vergi borcunun usulüne uygun bir biçimde tarh, tahakkuk, tebliğ safhalarından geçip kesinleştirilmesi, vergi borçlusu hakkında tüm takip yollarının tüketilmesi ve amme alacağının vergi borçlusundan kısmen veya tamamen tahsil imkanının bulunmadığının somut bir biçimde ortaya konulması gerektiği anlaşılmaktadır.
Olayda asıl borçlu şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasında adına kayıtlı beş adet araca haciz uygulanmış, ancak söz konusu araçlar üzerinde başkaca rehin ve hacizler olması nedeniyle şirket mal varlığının kamu alacağını karşılamayacağından hareketle ortak sıfatıyla davacı adına ödeme emirleri düzenlenmiş ise de, davacının amme borcundan sorumlu tutulabilmesi için, şirkete ait araçların satılıp asıl borçlu şirketle ilgili tüm takip yolları tüketildikten sonra davacının hissesi oranında hesaplama yapılarak ödenmesi icabeden borç mahiyet ve miktar olarak açıkça tespit edilmek suretiyle şirket ortağına başvurulması gerekirken, bu yollar tüketilmeden davacının ortak sıfatıyla takip edilmesinde isabet görülmemiştir.
Bu durumda, davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde ve davanın reddine karar veren Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.


KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine , 24/05/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi