Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9835
Karar No: 2014/9060

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/9835 Esas 2014/9060 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/9835 E.  ,  2014/9060 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Pazar(Rize) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 30/12/2013
    NUMARASI : 2010/316-2013/721

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı şirkete trafik sigortalı aracın, müvekkiline ait araca çarparak hasarladığını, davalının ihbara rağmen hasarların uyumsuzluğundan bahisle zararı karşılamadığını, davalı nezdinde yaptırılan eksper raporuna göre araçta 8.600 TL zarar tespit edildiğini, sigortalı sürücünün %100 kusurlu olduğunu belirterek 8.600 TL"nın temerrüt tarihinden işleyecek faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş; 13.12.2012 tarihli oturumda bilirkişi raporu doğrultusunda davayı ıslah ettiğini beyan etmiş; 5.3.2013 tarihli makbuzla ıslah harcını yatırmıştır.
    Davalı vekili, kusuru, hasarı, sorumluluğu kabul etmediğini, kusurun ve zararın ıspatlanması gerektiğini, temerrüde düşmediklerini, eksper ve araştırma raporlarına göre hasarların uyumsuz olduğunu, sigortalı aracın muayenesi olmadığından trafikte kullanılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 8600 TL"nın 19.2.2010 tarihinden ıslahla artırılan 220 TL"nın 13.12.2012 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, araçtaki hasarın bu kaza sonucu oluşmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava,trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin talep ve dava haklarını saklı tutmadan 8.600 TL hasar bedelinin davalıdan tahsilini istemiştir. Fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmadan açılan davalarda hasarın, talepten fazla tespit edilmesi halinde aradaki fark yönünden ıslah yolu ile talep artırılamaz ve ek dava açılamaz. Bu durumda mahkemece davacı tarafın ıslahla artırdığı 220 TL yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi davanın ıslahla artırılan miktar yönünden de kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Kabule göre de; davacı vekili, davalı tarafın hazır olmadığı 13.12.2012 tarihli oturumda, bilirkişi raporunda belirlenen hasar miktarına göre davayı ıslah ettiğini, harç yatırmak için süre verilmesinitalep etmiş; 5.3.2013 tarihinde ıslah harcını yatırmıştır. Davalı tarafa, davacı vekilinin davayı ıslah ettiğine dair hiçbir bildirim yapılmadan, 13.12.2012 tarihli ıslah beyanını içeren duruşma bildirim yapılmadan, 13.12.2012 tarili ıslah beyanını içeren duruşma zaptı tebliğ edilmeden yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuştur. Islah tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 177/2 maddesinde de, karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa, bu yazılı talep veya tutanak örneğinin haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirileceği, hükmü getirilmiştir.
    Bu durumda mahkemece, ıslah beyanını içeren tutanak örneğinin davalı tarafa tebliğ edilmesi, ıslah talebi hakkında cevap verilmesi halinde bunun değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi usule uygun şekilde yapılmayan, şartları yerine getirilmeyen talebe göre ıslahın kabulü de isabetli görülmemiştir.
    3-Davacı aracı, yabancı plakalı (WTF 592) 1996 model Hyundai Elantra otomobildir. Dosya kapsamına göre kazadan sonra Türkiye ile Gürcistan arasındaki serbest bölgeye bırakılmış olup işlem yapılmamıştır. Maddi hasarlı kaza tespit tutanağında, davalı şirkete trafik sigortalı aracın sürücüsü M.. Ç.."in şeride tecavüz ederek karşı yönden kendi şeridinden seyreden, davacı aracına önünden çarptığı, davacı aracının, çarpmanın etkisiyle direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesi sonucu yol kenarındaki kayalara çarptığı bu şekilde hasarlandığı belirtilmiştir. Olay yerine ve davacı aracının hasarına ilişkin fotoğraflar bulunmaktadır. Duruşmalarda dinlenen tanıklar, aracın kayalara da çarpması nedeinyle hasarının fazla olduğunu söylemişlerdir. Davalıya sigortalı aracın sürücüsü de olayı doğrulamıştır. Davalı şirket nezdinde yaptırılan eksper raporunda aracın Gürcistan"a götürülmesi sebebiyle (hasar ihbarının taraflarına bildirildiği gün) görülemediği, Türkiye"de satışta olan bir model olmadığı için parçaların tahmini olarak fiyatlandırıldığı parçaların T.C. dahilinde temini imkanının ve piyasa değerinin de olmadığı, 19.2.2010 tarihinde servise gidilerek araç üzerinde yapılan incelemede mağdur aracın hasarlarının görüldüğü belirtilmiş; bu hasarlar eksper raporunda sıralanmış ve KDV hariç 8.655 TL hasar tespit edilmiştir. Davacı aracına çarpan sigortalı araç 1984 model Dodge Chrysler kamyonettir.
    Onarım masrafları, taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır. Davalı sigortacı, davacı aracında meydana gelen gerçek zarardan azemi poliçe limitine kadar sorumludur. Bu nedenle gerçek zararın usulüne uygun şekilde tespiti gerekir. Trafik kazası sonunda tamamen kullanılmaz hale gelen ve eski duruma getirilmesi olanaksız araç tamamen yok olmuş sayılır. Eski duruma getirilmesi olanaklı olmakla birlikte, onarım giderleri aracın sürüm değerinden çok ise sorumluluk açısından araç tamamen yok olmuş gibi değerlendirilmelidir.
    Yabancı plakalı motorlu araçların kazadan sonra işleteni tarafından terk edilmesi, her zaman bunların tamamen yok olmuş sayılacağı anlamına gelmez. Bu durumlarda aracın kullanılmaz durumda olup olmadığı ve kullanılacak durumda ise onarım olanağının olup olmadığı gözetilmelidir. Onarımı olanaklı olmasına rağmen terkedilen araçtaki zarar, Türkiye"deki onarım gideri ve kayıtlı olduğu ülkedeki piyasa rayiç değeri karşılaştırılarak hangisi az ise (ekonomik) ona göre belirlenir. Bu durumda davacının zararı aracın olay gününde çarpışmadan önceki kullanılmış haliyle yabancı ülkedeki değeri ile Türkiye"de onarılması halinde yapılacak onarım giderlerinden hangisi az ise odur. Hasar konusunda hükme esas alınan raporda aracın pert olup olmadığı hususunda değerlendirme yapılmadan 8.820 TL onarım gideri hesaplanmıştır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Bu durumda mahkemece İTÜ veya KGM Fen heyetinden seçilecek (önceki bilirkişi dışında) hasar konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi kurulundan yukarıda açıklanan ilkeler eksper raporu, fotoğraflar ve tüm dosya kapsamına göre davacı aracının Türkiye"deki onarım giderleri ile aracın olay tarihindeki kazadan önce kullanılmış haliyle kayıtlı olduğu ülkedeki piyasa değerinin tespiti (bu değerlerden hangisi az ise onun davacı zararı olduğunun kabulü gerektiğinden) hususlarında ayrıntılı, açıklamalı, denetime elverişli önceki bilirkişi raporunun ve ekspertiz raporunun da irdelendiği bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi hüküm kurulması doğru değildir.
    SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı H. Sigorta A.Ş. Vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı taraf lehine BOZULMASINA,peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 5.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi